Gönderi

Bütün Kadınlar Nezdinde Ferah'a İthaf Edilmiştir :)
Kadınlar tanıdım. Özellikle gözlemledim hepsini. Hepsinde farklı güzellikler buldum. Çok güzel kadınlar tanıdım. Kadınların bakmadıklarını, gördüklerini keşfettim.. Hepsini sevemedim elbet. Kendimi bile sevemediğim zamanlardan geçtim bu bi yana. Şiirden nefret ettiren kadınlar bile tanıdım. İsmini duymam cinnet geçirmeme sebep olurdu bir zamanlar "Cinnet Modern" şiirinin. Esmer, çirkin bir kadının hatırası dururdu üstünde. Nasılda hasta edip yataklara düşürmüştü beni. Şimdi komik geliyor ama o zamanlar özenle nefret etmiştim kendisinden. Belki ona olan nefretim büyük bir haksızlıktan ibaretti. Asla bilemeyeceğim bunu. Ama artık geçti gitti. Bunu bir kadın da yazar garip gelmesin. Bazı kadınları çok sevdim. İsimlerini, gözlerini, sözlerini ve tavırlarını. İsimleri gibiydi bazıları. Bir kadın tanıdım uzaktan uzağa, ismi
Ferah
Ferah
'tı. Kendine ferah olamadığını hissettim çoğu zaman. Ama canı var olsun bana ferahtı. Bazılarını onlara haksızlık edecek kadar çok sevdim. Çünkü hak etmediği kadar sevilmekte haksızlıktır bir insana, en az hakettiği kadar sevilmemek gibi. Hakettiğim kadar sevilmediğim de oldu, haketmediğim kadar sevildiğim de. Bu hepimizin başına geldi biliyorum. Hayat bu. Çelişkisi bu. Kimi insanları içimde kendime yer kalmayacak kadar çok sevdim cinsiyet gözetmeksizin. Bu herkesten çok kendime haksızlıktı. "Aşk mektupları elbette yakılmalı, geçmiş en soylu yakacaktır. " diyor Nabakov. Hiç tanımam kendisini ama güzel söylemiş. Yazmak her şeyi biliyor gibi davranma yetkisi verir insana dese de Barış Bıçakçı, Nabakov'u tanıyor gibi yapmak içimden gelmedi.. Mektup yazılacak zamanlara yetiştim evet. Çok mektup yazdım evet. Ama hayır hiç aşk mektubum olmadı. Ben yetiştiğimde, aşk telefon klavyesinde kısaltılarak yazılan 'sevgi' sözcükleriyle heba ediliyordu. Ya da toplumsal saçmalıklara kurban ediliyordu gözünü kırpmadan. Her neyse yinede hak veririm, geçmiş en soylu yakacaktır. O seni yakmadan sen onu yakmalısın. Ve karşısına geçip bir sigara içmelisin. İçtim. Şiiri yeniden sevebilme mutluluğuna eriştiğim için daha iyiyim. Çünkü şiir canının istediğini anlama hakkı verir insana. Ya da ben öyle zannederim. Ziyanı yok. Zamanının ne kadar acımasız olduğunu, banliyöde yüzündeki çizgilerin bile gençken ne kadar güzel olduğunu gizleyemediği bir kadınla göz göze gelince anladım. O an bu kadına dünyanın en hüzünlü şiirini yazmak istedim. Şiir yazmak benim harcım değil oysa. Otuz Beş Yaş şiirini okurken otuz beş yaşında kendimi yolun yarısında hissedeceğimi düşünürdüm. Şimdi on yaş daha küçük ama yolun yarısında hissediyorum. Ve çoğu zaman bir geç kalmışlık duygusuyla baş etmeye çalışırken buluyorum kendimi. Hiç kızmıyorum. Zira kendimi çok geç buldum. Bir şeye kızacaksam ancak buna kızabilirim. Zannederim çoğumuza hayatımızı ve kendimizi karşı cinse göre yaşamak (göstermek) aşılanmıştı. Bu geç kalışım bundan belli ki. Yine de hayatta hiç bir şey için geç olmadığını düşünüyorum hala. Düşünüyorum, yaşıyorum, tanıyorum. Bu işte yaşamın güzelliği.. Tanıdığım bütün kadınlar böyleydi. Hüznü ve mutluluğu bir arada barındıran; youtu.be/uQYQT83rzs4
··
36 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Ferah okurunun profil resmi
Şöyle bir uzaktan bakınca ne çok ''sanmışız, inanmışız, ummuşuz'' hatası yormuş bizi değil mi İpek? '' Aslında'' yapışmış dilimize, hayat bu kadar kısa iken... Kendime Ferah olmasam da sevdiklerime sevenlerime ferah olmaktan vazgeçmeyen ferah yüreğinden öpüyor seni... Azıcık ego da yapayım, beni sevmekten vazgeçme e mi:)))
İpek Demirer okurunun profil resmi
Vazgeçer miyim Ferah'ım sen de beni sevmekten ve düzeltmekten vazgeçme :))
2 sonraki yanıtı göster
Metin T. okurunun profil resmi
Bak kızdırma beni, özenle nefret ederim billahi. Bunu birine söylerim illaki. İnsan nefretini de özenle mi yapmalı? Bunun için özenli biri olmaya da gerek yok sanki. En iyisi nefret uyandıran şeylerden uzak durmalı. Nefret, uyanınca önce kendi hanesini tarumar eder derler. Ferah okusaydı, kesin ferahlardı. Demek ki özenle nefret edeceği bir şeyler oldu. Nefreti uyandı. Nefret uyandı mı, zor yatışır. Senin bu güzel yazını okuyanın, varsa nefreti, kesin kışlık uykusuna yatar. İpekcik kalemine, yüreğine sağlık. Ferah'a tam hak ettiği gibi bir yeni yıl armağanı olmuş. Yasmin Levy'i görünce, ayrıca çok hoşuma gitti. Güzel bir hafta sonu ve sağlıklı bir yeni yıl dilerim.
İpek Demirer okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim :) Ferah'a bir yeni yıl hediyesi vermek istedim. Ferahlasın diye. İşe yaradı diye düşünüyorum :))
1 sonraki yanıtı göster
Mete Özgür okurunun profil resmi
Ben de çok özledim Ferah ablanın yakaza ilhamlarını.
İpek Demirer okurunun profil resmi
Ben de. Burda olması çok iyi geliyordu bana.
2 sonraki yanıtı göster
Hatice okurunun profil resmi
İpek hanım maşallah gönül tellerimize ince bir nağme kondurdunuz.. " Çünkü hak etmediği kadar sevilmekte haksızlıktır bir insana, en az hakettiği kadar sevilmemek gibi. Hakettiğim kadar sevilmediğim de oldu, haketmediğim kadar sevildiğim de. " bu ne güzel cümleler böyle.. Kendini bulma yolculuğu..ben de hep böyle hissediyorum son yıllarda.. Kaybeden değil bulanlar olmak dileğiyle sevgiler saygılar efendim. .
İpek Demirer okurunun profil resmi
Teşekkür ederim güzel temenniniz için :)
Ebru Ince okurunun profil resmi
Çok keyifle okudum ..dilerim "hep yaz"
İpek Demirer okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim:)) sağolun
Leyla okurunun profil resmi
İtina ile nefret edilir 😉
İpek Demirer okurunun profil resmi
Ettirmeseler etmezdik 😁
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.