Yasa, yirmi bir yaşına gelmeden bir bara girip içki ısmarlayamazsın diyor. Ama on sekizinde askere yazılıp ülken için ölebiliyorsun. Böyle delilik olur mu? Savaşı romantikleştiriyoruz. Oysa savaşın dehşeti o kadar çok hayatı enkaza çeviriyor ki. Her gün ölüm, korku ve dehşetle yaşayan, bunları her gün çevresinde, savaş alanında gören birinin eve dönüp hayatını bıraktığı yerden devam ettirmesini bekleyemeyiz. Savaşa gönderiyorsak, onları iyileştirmeye çalışmamız lazım; ama yapmıyoruz.