Gönderi
ANLARDA SAKLANAN YAŞAM/ AYŞE MİNE GÖNEN
️“Ne güzel bir duygudur başkasının mutluluğu ile mutlu olabilmek...”148
Merhaba,
Geçmişe bir yolculuk yapmaya ne dersiniz?
Berrin ‘le birlikte onun geçmişten bugüne kadar geçen hayatına tanıklık edeceğiz. Berrin kim mi? Berrin ; çocuk, öğrenci, doktor, eş, anne, gelin , arkadaş. O, kendi değerlerine sahip çıkan, idealist ve güçlü bir kadın. Onun hayat hikayesi, kadınların toplumdaki rolüne dair önemli mesajlar verirken aynı zamanda Türkiye'nin 68' yıllarından günümüze kadar süreci de ele alıyor.
Karadeniz'de bir kasabadan üniversite için İstanbul’a gelen Berrin’in yaşadıklarını okurken geçmişten bugüne teknolojik anlamda yaşanan değişimleri de görüyoruz. Bununla birlikte kadına dair bakış açısı ve daha pek çok konuda çok da yol katledilmediğine de üzülerek şahitlik ediyoruz.
Kitap, aşk, aile, dostluk, toplumsal cinsiyet rolleri ve hayatın anlamı gibi konulara yer veriyor. Yazarın dili akıcı ve sade olduğu için kitap kolayca okunabiliyor. Bu da okuyucunun hikayeye daha rahat konsantre olmasını sağlıyor ve karakterle bağ kurmayı kolaylaştırıyor. Unutulmayacak karakterler arasında yerini aldı benim için. Yeni kitaplarda buluşmak üzere. Kitap alıntıları yorumlara taşabilir.
️“Çocukluğunda, ilk gençliğinde ve sonrasında... İlkler ne kadar önemlidir. İlk adımını atarken, ilkokula başlarken, okumayı öğrendiğinde, ilk defa topa vurup gol attığında, liseyi başarı ile bitirip üniversiteye girdiğinde...”16
️“Bir çocuğun ruhsal gelişiminde ne kadarda önemlidir aile içi tanıklık. Bu eksikliği dışarıdan hiçbir şey ile dolduramazlar. “16
️“Yanı başımızda, birazcık vakit ayırarak mutlu edebileceğimiz insanları ne çok görmezden geliyoruz, yok sayıyoruz.” 24
️“Kalbin ve aklın birlikte seni en doğru olana götürecektir.” 57
️“Terk etmek ile eş anlamlı gibi geliyor bana veda. Bir şehre, bir kişiye veda etmek. Biraz vefasızlık da barındırıyor içinde sanki. Yoksa o yaşadıklarının sona erdiği, bir daha yaşanamayacağı endişesi midir hüzün veren. O kişinin, kişilerin veya o şehrin sana ayırdığı zaman ve sana öğrettikleri. Karşılıklı ya da karşılıksız yaşanan güzellikler gelir aklına. Bir şeyler eksiliyormuş gibidir hem kalbin-den hem ruhundan.” 60
️“Bir şehri sevdiren orada yaşadıklarımız, o şehri hayatımıza tanık yapmamızdır.”69
️“İnsanın hemen yanı başında güven duyacağı, sırtını dayayacağı, başını yaslayacağı, elini uzattığında tutup bırakmayacağından emin olduğu birini hissetmesi ne kadar değerli...”99
️“Ne kadar çok kişiye özlemimiz varsa, o kadar çok kişi hayatımızdadır veya en azından bir süreliğine geçmiştir hayatımızdan. Özlemimiz ne kadar derinse, yaşadıklarımız o denli kayda değerdir, önemlidir, bizi beslemiş, büyütmüş, mutlu etmiştir. “106
️“Çocuklar... Sanırım henüz bozulmamış, yaşanmışlıklarla kirlenmemiş saf ruhlarının rolü var bunda. O kadar güzel bakıyorlar ki yaşadıkları dünyaya. Henüz hayata, olaylara dair heyecan ve meraklarını yitirmemiş olmaları ne kadar kıymetli. Acaba insan ne zaman ve nasıl yitiriliyor çocukluğundaki o coşkuyu.” 117
️“Psikologlar, konunun uzmanları içinizdeki çocuğu öldürmeyin, hep yaşatın diyorlar. Tamam da nasıl becereceğiz bunu? Yaşatmaya fırsat veriliyor mu acaba?”117
️“Bu ayrılık başka ayrılıklara benzemiyordu. Sevdiğinden ayrılırsın. Kızgınsındır, bağırırsın, tartışırsın. Üzgünsündür, ağlarsın, yalvarırsın. Sonrasında belki de barışırsın ya da varken yok sayarsın, kalbinden çıkarıp atıverirsin. Ama o vardır. Yaşıyordur hâlâ. Yaşıyor olması bir daha görme ihtimalini de barındırır içinde. Bu ise bambaşka bir şey. Tekrarı yok. Bir dahası istesen de olmayacak. İçinde çokça keşke barındıran büyük bir boşluk...”136
️“Ne güzel bir duygudur başkasının mutluluğu ile mutlu olabilmek...”148
️“Çaresizlik... Herhalde insanın içine düştüğü, paranın, makamın hükmünün de geçmediği, geçeceği konusunda umudunun olmadığı çok kötü bir durumdur. 51
️“Peki ya duygular. Sabit kalamayıp, değişmeden, aynı şekilde kalması ve muhafazası zor olan duygular. Mesela hangi aşk hep aynı şiddetle kalplerde yaşamayı başarabilmiştir? Sevgi bile kimi zaman incinir, kendini sorgulamaya başlar. Azalıverir. Ya da çoğalır, tutamazsın. Bir bakarsın nefret hafifler, yerini bambaşka bir duygu alı-verir. Acırsın bir zamanlar nefret ettiğin kişiye. Korku korkmamaya evrilebilir mesela. Çünkü iradi değildir duygular... Bazen kaçmak istersin bırakmaz yakanı. Bazen de gayret edersin yakalayamazsın bir türlü. Aynı zamanda gizli kalmayı da başarabilen, başkalarından, hatta bazen insanın kendisinden bile sakladığı duygular.”186
️“Dini kötü kullanan, ondan fayda sağlayan, insanların saf duygularını istismar eden çokça insan çıkmıştır her dönemde, her toplumda.”198
️“Pek çok şeyi göze almaktır aşk. Arkasına bakmadan yürümek, ne ile karşılaşacağını bilmemek ama yürümekten vazgeçmemek. Sonrasında pişmanlık yaratıp, yıpratıp, süründürse de...224
️“Alışmak bir nevi kabul ediş. Duyarsızlığı da beraberinde mi getiriyor sanki. Asıl sorun yaşayanlar alışamayanlar mı? Alışamamak direnişi, baş kaldırışı mı temsil ediyor? Yoksa tüm devrimciler alışamayanlardan mı çıkıyor?”244
️“Can sıkıntısı kendisini sadece duygusal ve toplumsal hazlarla doyurmuş, zihinlerini zenginleştirememiş, güçlerini geliştirememiş olanlar için söz konusudur.”296
️“Gençken önümüzde uzun bir gelecek görür, sonlara doğru ise ardımızda uzun bir geçmiş bıraktığımızı fark ederiz. Gençlikte bize ne söylenirse söylensin yaşamın sonsuz uzunlukta olduğunu sanır ve zamanı çarçur ederiz. Savruk davranırız hayata karşı Anların, saatlerin, günlerin ne kadar kıymetli olduğunu bilemeden.”304
️“Değişmemek doğa yasalarına da aykırıdır zaten. Bazen ihtiyaçtan fazla gelen para, bazen o kişinin hikâyesine sızan kişiler veya yaşadığı olaylar kimi zaman da gezilen, görülen yerler hatta okunan kitaplar hangi yaşta olursa olsun değiştirir insanı. İlgilerini, fikirlerini, beklentilerini, dünyaya bakış tarzlarını... Bazen aniden, bazen de yavaş yavaş.”330
·
77 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.