Gönderi

453 syf.
9/10 puan verdi
Şam’da Bir Türk Gelin
Piruze
Piruze
Sinan Akyüz
Sinan Akyüz
Şam’da bir Türk gelin Ahh Piruze… Sinan Akyüz’ün İncir Kuşları kitabındaki Suada kadar - hatta belki daha bile fazla - etkiledin, üzdün, ağlattın beni. Kitap Piruze’nin Şam’da yaşadıklarını ve oradan kaçabilmek için neler yaşadığını anlatıyor. … Diplomat olan babasının görevi sebebiyle farklı ülkelerde geçen hayatının dönüm noktasını Suriye Şam’da yaşıyor. Genç bir kız iken babasının Şam’a görevlendirilmesi sebebi ile ailesi ile Şam’a yerleşiyor. Başlarda alışamadığı için hep geri dönmek istiyor. Bi yerde dönüyor da. Önce Hatay’a sonra İstanbul’a geri dönüyor. Ama yine en rahat olduğu yer olan ailesinin yanına Şam’a geri dönüyor ve asıl olaylar burada başlıyor. Zamanla arkadaş ortamında tanıdığı Suriyeli-Arap Wassim’e aşık oluyor. Ailesinin karşı çıkmasına rağmen, ona dil döküp vazgeçirmelerine rağmen aşkın gözü kördür deyip evleniyor. Aslında celladına aşık olmuş ama farkında değil. Başlarda mutlu, aşık giden evliliği zaman içinde çocukları ile taçlanıyor ve Piruze’nin cehennemi burada başlıyor. Çok sevdiği eşinin ona defalarca ihanet ettiğini, şeriat ile yönetilen Suriye’de erkeklerin 4 kadın ile evlenebilmesine izin verildiği için Wassim’in evlenme hazırlığında olduğunu öğreniyor. Eşi ve eşinin ailesi tarafından psikolojik ve fiziksel şiddetine uğruyor. Çevresinde kime güvense hepsinin bir şekilde bıçak darbesini yiyor. … Beni en derinden etkileyen bu olayların gerçek bir hayat hikayesine dayanması. Ki zaten Sinan Akyüz’ün tüm kitapları gerçek olaylar üzerinden yazılmıştır. İtilip, hor görülüp, değer verilmeyen, psikolojik ya da fiziksel şiddete uğradığımız herhangi bir ortamda aman yuvamız bozulmasın, erkektir yapar elinin kiridir kadın susar sineye çeker, aman çocuklar iyi aile de büyüsün… dedikçe kişinin kendisine öz saygısını nasıl yitirdiğinin bir kanıtı da bu kitap. - Bazı hikayeler sadece onu anlatabilecek olanların başından geçer. - Bizler zamanın karşısında gün geçtikçe cansızlaşıyoruz. Adeta yok olup gidiyoruz. Bir düşünsene. Bir meyvenin yetişmesi için güneş ışığı ve su gerekiyor. Bir yağmurun yağması için bulut gerekiyor. Bizim gerçekleri görebilmemiz içinse zamanın geçmesi gerekiyor. Geçen bu zaman aklımıza başımıza anca getiriyor.
Piruze
PiruzeSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 202412,1bin okunma
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.