Gönderi

355 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bülbülü Öldürmek Kitap Yorumum; Geçtiğimiz Şubat ayında hayata veda eden Harper Lee’nin 1960 yılında yayınladığı ilk eseridir Bülbülü Öldürmek, 1961 yılında Pulitzer Edebiyat ödülüne layık görülmesinden de anlaşılacağı üzere edebiyat severlerin gönlünde özel bir yere sahip. Yazar geçen yıl 2015 Şubat ayında kitabın devamı niteliğinde olan Tespih Ağacının Gölgesinde ile bir nevi okuyucusuyla vedalaşmak ve yarım kalan hikayesini tamamlamak istemiş diye düşünüyorum. Gelelim kitabımızın yorumuna; hikayemizin ana kahramanı bir kız çocuğu, yani Jean Loise Finch namı diğer Scout aynı zaman da anlatıcımızda bu küçük hanım, bütün hikayeyi onun dilinden, onun sözcüklerinden ve duygularından okumaya, anlamaya çalışıyorsunuz. Abisi Jem ve ortak arkadaşları Dill, bu üçlü oldukça özgür ruhlara sahip ve oyunlar oynamayı çok seven üç afacan. Hikayemiz Amerika’nın Alabama Eyaletine bağlı küçük bir kasaba olan ve çok da genç bir nüfusa sahip olmayan Maycomb’da geçiyor. Annelerini küçük yaşta kaybeden iki kardeşi kasabanın avukatlarından biri olan babaları Atticus ve evin aşçısı Calpurnia birlikte büyütüyorlar. Oldukça zeki olan ve yaşadıkları mahalle de pek yaşıtı bulunmayan bu iki kafadar kardeş Jem ve Scout her ne kadar çok iyi anlaşıyor olsalar da, birbirlerine oldukça zıt karakterlere sahipler, ama annelerinin yokluğu ve babalarının iş yoğunluğu ve onlara ayak uyduramayacak kadar yaşlı olmasından mütevellit birlikte hayli uzun zaman geçiriyorlar.. Hikayenin ana konusu aslında bir çocuk gözünden dönemin ırkçılık sorunlarının nasıl ele alındığına, beyazların zencileri sırf renklerin den dolayı nasıl yok saydığına, ikinci sınıf bile diyemiyorum çünkü yazılanları okuyunca siz de anlayacaksınız ki bu tamamıyla yaşam haklarının ellerinden alınmasıyla eş değer nitelikte ve en kötüsü de haklı oldukları bir konuda bile insanın sırf renginden dolayı suçlu adledilip toplum önünde aşağılanmasına şahit oluyorsunuz. Anlatılan olaylar hayli dramatik, hele bir de bunları bir çocuğun kelimelerinden okuyunca hayli duygusal anlar yaşayabiliyorsunuz.. Oldukça akıcı bir anlatımla okuyucuyu sıkmayan ve sürükleyiciliği ile kısa zamanda kendini okutabilen güzel bir eser. Bence her kitap severin kitaplığında olması gerekenlerden! Alınması gereken onca güzel mesaj ve düşüncenin yanı sıra, hayatın ve dönem insanlarının düşünce yapısını anlamaya çalışmanıza faydalı olabilecek güzel bir kaynak mahiyetinde. Scout’un büyümesiyle birlikte çocuk bile olsa, onun gözünden etrafında yaşayan bir kasaba dolusu insanın, adalet, eşitlik, özgürlük gibi çok önemli kavramlara nasıl tepkiler verdiğini hayret ederek ve sizde kendi tepkinizi göstererek okuyacaksınız. Maalesef günümüze kadar süregelen bir insanın kendini, bir başka insana göre üstün görme eğilimleri, yaratıcının insana verdiği vasıflardan uzaklaşıp, bir grup insanı da kendine taraftar edip, kendini dünyanın merkeziymiş gibi sanmasına ve kalan herkesi yok saymasına sebep oluyor ve ne yazık ki bu bencilik ideolojisi hala daha kaybolmuş değil. Yaşadığı zamanda daha doğrusu kendi döneminde bu durumu kendince verdiği haklı mücadelelerle düzeltmeye çalışan ve kasabada da örnek bir birey olan Atticus, aslında olmayan adaletin en iyi savunucularından ve doğru bildiği her şeyi çocuklarına da aşılamaya çalışan iyi ve örnek bir baba, Scout’a söylediği şu son sözle aslında olaylara ve insanlara bakış açısını net bir şekilde özetliyor; “ İnsanların çoğu iyidir, Scout, yeter ki sen onları bir gün gör.” Siz de benim gibi okumakta gecikenlerdenseniz fazla vakit kaybetmeden okuyun derin, inanıyorum ki verdiği mesajlarla ve aşıladığı duygularla tekrar tekrar okumak isteyeceklerinizden biri olacaktır. Bir sonraki kitap yorumunda görüşmek ümidiyle sevgili kitapsever dostlar, huzurla kalın…
Bülbülü Öldürmek
Bülbülü ÖldürmekHarper Lee · Sel Yayınları · 201472,9bin okunma
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.