Elinize sağlık, şimdi bir şeyler söylemek yerine çok sevdiğim bir yazardan bir alıntı yapacağım. Tarık Tufanın "ve sen kuş olur gidersin "kitabından. Şöyle ,
Uzun zamandır tanıştığım Nietzsche'yi,Camus'u,Sartre,Schopenhauer'i ,Foucoult'u evden kapı dışarı ettim. Birbirimize bağırıp çağırdık. Ben onları suçlarken onlar bütün bunların benim aptallığımdan kaynaklandığını söylediler. Kiminin yakasına yapıştım,kimini de öfkeyle ittim. Ortalık darmadağın olmuştu bağırışlarımızdan, itiş kakışlarımızdan.
"Defolun artık!"
"Sen aptalın tekisin"
"Huzurumu bozuyorsunuz"
"Biz mi ? Gülelim bari. Asıl biz sana katlanıyoruz bunca zamandır. bütün apta.."
"Gidin buradan! Nefes alamaz hale geldim"
"Umarım geberip gidersin"
"Ama önce siz gideceksiniz"
"Ne halin varsa gör"
Bir kenarda, olup biteni sessizce izleyen Gazali'ye yaklaştım.
"Ne yapacağım şimdi?"
"O'na teslim olacaksın"
"Nasıl?"
"İnsan sayısı kadar yol vardır, önce yola çıkmak gerek"
"Gücüm yok"
"Sen yola yönel, adım atacak olan sen değilsin"
"Yapamayacağım. Buna cesaretim de gücüm de yok. Hiçbir şey bilmiyorum."
"O'ndan iste"
Sonra usulca kapıyı açıp o da gitti. Arkasından saygıyla uğurladım.