Bir zamanlar gülüyordun…
Öyle içten,öyle sahici…
Gamzen çıkardı,
Ve dünya biraz daha güzel olurdu sen güldüğünde.
Ben o gülüşte kendimi unutur,
Hayatı hatırlardım.
Kahven elinde,sigaran usul usul tüterken
Sözlerin dökülürdü gökyüzüne,
Ve ben her harfini içime çekerdim
Sanki sensiz kalacağımı sezmiş gibi…
Ama sustun.
Sana susturuldu hayat.
Kelimeler bir bir diz çöktü önünde,
Çünkü bazı gerçekler
Söylenince incinir…
Şimdi ben de susuyorum.
Sesini unutmamak için,
Gülüşünü kalbimde saklamak için…
Her gece,
Sensizliğin tam ortasında
Gamzene düşen hayalimle konuşuyorum.
Alışmıştık birbirimize…
Ne çok sığmıştık birbirimize,
Zaman yetmedi,
Şartlar izin vermedi,
Hayat kıyısından çekip aldı bizi.
Şimdi iki yabancıyız
Ama hâlâ birbirimizin içinde gizli.
Ne sen çıktın içimden,
Ne ben silebildim seni…
Bir zamanlar çok şeydi bu hikâye,
Şimdi sadece…
Birbirine hiçbir şey diyemeyen
İki insanın sessiz bekleyişi.