Namıdiğer İncelikli Hayta. Yıllardan 2011, Youtube’da dolaşırken denk gelmiştim kendisine. Tarzının farklılığı ve sempatik hareketleriyle uyumlu olan “Şaşkın” şarkısı ile tanışmıştım önce sonra tüm videolarını izlerken bulmuştum kendimi. Garipsediğim müzik tarzı sonradan alışkanlık haline dönüştü ve ardından takip etmeye başladım bu çılgın çocuğun neler yaptığını. Şarkı sözlerinin çoğunu kendisinin yazması ve edebiyatla yakından ilgileniyor olması etkiledi önce beni ve tabi ki İzmirli olması bonusu oldu. Radyo, televizyon ve müzik alanlarının ardından resme olan ilgisiyle ön plana çıktı Can Bonomo –sonradan resim sergisi açmıştır- Kendi yaptığı orijinal çizimleri uzun bir süre hayranlıkla takip ettim. O dönemler takip ettiğim Ot Dergisinde şiirleri yayınlanmaya başladı sonrasında. Ve en sonunda kendisine ve yaptığı işlere duyduğum yoğun hayranlıktan dolayı şiir kitabının çıkacağını öğrendiğimde ön siparişle alanlar arasında buldum kendimi, yıllardan 2013. Dergide parça halinde yayınlanan şiirlerinin tamamını kitabında okumadan önce beklentimi minimum düzeyde tutmaya kararlıydım ilk elime aldığımda. Okurken boşuna düzeyi aşağıya çektiğimi anladım. Örnek aldığı isimlerle birlikte bu alanda da kendine sıra dışı bir tarz yarattığı apaçık ortadaydı. Yıllardan sonra ikinci okuyuşumda, kendini sürekli yenilemeyi seven bu çocuğun şiirleri yeni bir tat olarak karşıma çıktı. Can Bonomo’yu o dönemler yakından takip ettiğim için ailesinin onu sanat aşkıyla büyüttüğünü elbet biliyordum. Bunu ön sözünde şu şekilde dile getiriyor: “Hayatımın en anlamlı derslerinden birini annemin beni küçük yaşta tanıştırdığı şairlerden aldım. Tabiatın koruduğu ya da dünyanın bizden sakladığı her şeyi, doğru harfleri yan yana koyarak tekrar tekrar keşfetmek mümkündü. Yazmaya bunun heyecanı ve acemiliğiyle çok küçük yaşta başladım. Mantığa aykırı her eylem, kelimelerle kağıda dökülebilir ve bunu yapabilmek için tek ihtiyacımız olan şey, yazan bir kalemdir.” Annesi ressam, dedesi ses sanatçısı olan Can, özellikle İkinci Yenicilerden Cemal Süreya, Turgut Uyar, Edip Cansever hayranıydı. “Bulunmam Gerek” albümünde yer alan Bahr-i Hazer şarkısındaki: “Yükle marşandize dizine kadar Şiir de lazımsa Bahr-i hazerler el sallar şairi Nazım’sa ” (*youtu.be/ZC5EbKd0AP8 ) sözleriyle Nazım Hikmet’e olan sevgisini de bariz bir şekilde dile getirdikten sonra gönlümdeki tahtı kimseye vermemeye söz vermiş gibiydi o zamanlar. Edebiyatta da İhsan Oktay Anar hayranlığını dile getiren Can’ın şiirlerinde ve şarkılarında hayranlık duyduğu birçok ismi açıkça görmek mümkün. Adımı öğrendikten sonra “Parla!” diyerek imza attığı elimdeki ilk şiir kitabı Delirmek Belirmektir'in editörlüğünü Küçük İskender yapmış. Şu ifadelere yer veriyor kitabın sonunda Küçük İskender: “Şarkı sözü yazanlar, müzisyenlerle iç içedir, kardeştir; ama çok önceden evden ayrılmış olan şairlere ve şiirlere ulaşmak mümkün değilmiş gibi görünür. Şairlerin yarattığı evrende tanrısallık da, çoğulluk da başkalaşmıştır çünkü. Kendi sözlerini de yazan bir müzisyenle kendi müziğini yakalamış bir şairin bir sürü ortak noktası varken, ne yazık hayat onların yuvalarını başka başka gezegenlere inşa etmiştir adeta.” “…Can’ın şiirlerine size ait bir günlüğü okurmuş gibi yaklaşırsanız, samimiyetine inanırsanız, onu diğer şairlerle karşılaştırmadan mahcup etmezseniz seveceksinizdir. Kitabını kütüphanemde bu işin ustalarından Nick Cave'in The Complete Lyrics’i ile Kurt Cobain’in şarkı sözleri arasına yerleştiriyorsam gerisi size kalmıştır.” Şiirlerini tüylü divit kalemiyle elleri mürekkep içindeyken yazmaktan keyif alan Can’ın bu nostalji sevdasını kitabın eski mektup kağıtlarını andıran sarı sayfalarından anlıyoruz net bir şekilde. Tarzını neden çok sevdiğimin sebepleri arasına bunu da eklemek isterim. Kitabın kapak çizimleri kendisine aittir aynı zamanda ve kitabını rahmetli annesine ithaf etmiştir Can Bonomo. Delikanlı tavırları altındaki duygusallığıyla da beni etkilemiş olan Can’ın annesine yazmış olduğu şarkıyı da incelememin sonunda dinlemenizi öneririm. (youtu.be/cgcyf64Ivc4) Şair olarak ölmek istediğini söyleyen Bonomo’ya duyduğum aşk güncelliğini yitirmiş olsa da sanatla iç içeliğine, alçak gönüllülüğüne ve yaptığı kaliteli işlere karşı hayranlığım hiç bitmeyecek gibi görünüyor. Keyifli okumalar dilerim.

Delirmek BelirmektirCan Bonomo · Esen Kitap · 2013489 okunma

··

135 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.