Gönderi

Tam bir güzeli öpecekken dişleri döküldü, tanrım ne oluyor diyemeden edebiyat hocası Güvenç Bey, “T’yi büyük yaz.” diyerek ensesine vurdu. Sanki üç gözü vardı da herkesi göründüğünden farklı, olmak istediği, olduğu ve olacağı halleriyle görüyordu. Ayın kaçıydı? “On sekiz.” diye bağırdı evlenmek isteyen komşu kızı. Uyanmış mıydı? Belki uyanmamışımdır diye patronu Gizem Hanım’ı öptü. “Ne oluyor Alper Bey?” Bey demeseydi aşık olacaktı, demek rüya değildi. Aklında yine eskilerden bir pişmanlık sahnesi: İlk aşkını öpeceği sırada süt dişlerinden biri ağzından fırlayıp kızın suratına yapışmıştı. “Misafir gelecek birazdan.” diye bağırdı anne, kalkıp yüzünü yıkadı. Çapak ve kirpiklerinin içinde akan hayallerini görür gibi olup annesinin lavaboya çamaşır suyu döktüğünü fark etti. Bugün düşler şahsi, gerçekler onur kırıcıydı.
··
6 görüntüleme
Batufiel