Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

183 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 saatte okudu
Mistik efsaneler ve lanetli hikayelerin her birinin bir doğuşu vardır. Bu zamana kadar yazılmış/çekilmiş çoğu eserde genel kalıplarla bu hikayeyi gördük, elbette her şeyin bir kökeni vardır ve köküne indiğiniz olaya daha farklı bakmamak elde değil. Kitabın konusu hakkında fazla bilgi vermek içeriğini berbat edecek buna eminim. Çünkü "Biz Hep Şatoda Yaşadık" farklı bir ilerleyişe sahip. Yalnızca konu değil, konunun istenilen gibi verilmesi için kullanılan birinci kişi anlatımı da alışılmışın oldukça dışında. Yaşanan olaylar ve karakterin iç dünyası karşılaştırılırken hedeflenilen o ikilemi yaşamak belki de romanın en kuvvetli kozu. İstenilen atmosferi yaratmak çok zordur evet, fakat istenilen atmosferi üstü kapalı bir şekilde hissettirmek çok daha zordur. Blackwoodların evindeyken dışarıdaki ağaçların yapraklarını, kurumuş dallarını ve sarmaşıklarını görmeden hissetmeye benziyor kitabın atmosferini özümsemek. Yoğun bir gerilimi neden yok, çünkü hedeflemiyor. Shirley Jackson'ın günümüz korku edebiyatını şekillendirdiği göz önünde bulundurulunca insanlar gerilim dozunu yüksek bekleyip hayal kırıklığına uğramış gördüğüm kadarıyla. Kitap, sizi germeyi amaçlamıyor. Daha çok gotik bir hava yakalamaya çalışıyor, huzursuzluk üzerinden yürüyor, bunu da zaten başarıyor. Yüksek dozda gerilim bana göre bu hikayeyi bozacak bir unsur olurdu zaten. Sade dil ile bunaltmayan yoğun anlatım oluşturmak muazzam bir yetenek. Bir süre önce okuduğum, Herta Müller'in Nobel ödüllü eseri olan "Keşke Bugün Kendimle Karşılaşmasaydım" da yine yoğun anlatım olarak tabir ettiğim yoldan ilerleyen bir eserdi ve adını başarıyla duyurmuş olmasına rağmen benim için biraz bunaltıcıydı. Shirley Jackson daha psikolojik bir tahlil ortaya koymasını rağmen çok daha akıcı bir yoğun anlatımla karşımıza çıkıyor. Elbette her esere saygım var fakat Shirley Jackson gibi ustaların okunmayıp gerçekten başarısız kitapların bestseller olması benim sinirlerimi bozuyor, bu da dürüst bir açıklama benim için, katılmayabilirsiniz. Özellikle bir kitap örneği vermiyorum fakat gündemi takip edenler zaten az çok neyi kastettiğimi anlamışlardır. Korku edebiyatı ve gotik edebiyatının ortaya çıkış noktasından buraya kadar neler katedildiğini fark edemiyoruz ve bu üzücü. Yalnızca bu türler de değil, farklı kitaplardan bambaşka örnekler de verebiliriz. Ben düşünüyorum ki; başarılı eserler hayat değiştirir ve hayatımızı değiştirmek bizim tercihimizdir.
Biz Hep Şatoda Yaşadık
Biz Hep Şatoda YaşadıkShirley Jackson · Siren Yayınları · 2017772 okunma
·
1 artı 1'leme
·
147 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.