Gönderi

102 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kitap 3 öyküden oluşuyor; Grigia, Portekizli Kadın ve Tonka. İlk öykü (Grigia) aslında karısını aldatan bir adamın öyküsü. Bu yüzden yaşanılanlar sadece adamın bakış açısıyla sunuluyor bize. Halbuki aldatılan kadının yaşadıkları, duyguları, düşünceleri de adaminki kadar önemli. Hatta kitabın ismi "Üç Kadın" iken çok daha önemli. İkinci öyküde ( Portekizli Kadın ) ilk öyküde olduğu gibi başrolde yine erkek var. Ama ilk öyküden farklı olarak arka planda kadının varlığını hep hissederiz. Kocasının hatalarını düzelten bir kadın görürüz. Adam ne kadar beceriksizse, kadın o kadar beceriklidir. Üçüncü ve son öyküde (Tonka) bir kadın ve bir erkeğin aşk ilişkileri anlatılır. Kadının toplum gözünde ne kadar aşağılık biri olduğuna tanık oluruz. Bu öyküde diğer iki öyküye kıyasla kadın daha fazla ön plandaydı. Kadının duygularına ve düşüncelerine daha çok şahit oluruz. Dikkatimi en çok çeken şu oldu; Öykülerde ilerledikçe kadının varlığı daha çok hissedildi. İlk öyküde kadının varlığı hiç ama hiç hissedilmezken üçüncü öyküde başrolde kadın vardı. Her ne kadar son öyküde kadın, en sonunda başrolü kapmış olsa da aşağılanmaktan kaçamadı. Kitaptaki bu durumu, kadınların yıllar geçtikçe daha çok hakka sahip olmasına ama buna rağmen hala hor görülmesine benzettim. *Kadının görevi çocuk doğurup evinin işine bakmak, beyinin sözünden çıkmamaktır. Kadın dediğin kırar dizini evinde oturur, öyle her istediği yere, istediği saatte, istediği kıyafetle gidemez. Elinin hamuruyla erkek işine karışamaz. Yüzyıllar geçer, her şey değişir ama bu düşünce değişmez, değiştirilmesi teklif bile edilemez (!) (!) (!). **Musil Okuma Etkinliği sayesinde Musil ve 2 kitabıyla tanıştım. Bu yüzden Hakan S. ve Metin T. ye çok teşekkür ederim.
Üç Kadın
Üç KadınRobert Musil · Helikopter Yayınları · 2017274 okunma
··
164 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.