Gönderi

104 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Tamamen spoiler: Bordo-Siyah Yayınevi'nden okudum. Şimdi anladığım kadarıyla durum şundan ibaret: Jekyll bastırdıklarından sorumluluk almamak için Hyde'ı yaratıyor. Fakat bu imkansız. Tıpkı insanların bilinç bulandıran maddelerden medet umarak özgürleşmeye çalışmaları gibi. Kişilik ortalama bir çizgiden ve bu çizgiden çıktığımız acizane istisnalardan oluşmuyor. Yaptığın şey ne ise ona dönüşüyorsun. Bu durumda bize, örneğin samimiyetsiz ya da farazi, kötü veya iyi gelen şeyler o şeylerin kendileriyle değil de daha çok bizimle alakalı oluyor. Jekyll, Hyde'a ilaçla dönüşüyor. Fakat kitabın sonlarında anlattığına göre, bir gün parkta otururken kendini kötü ve küçümseyici düşüncelere kaptırıyor ve aniden kendini Hyde'a dönüşmüş buluyor. Bu alışkanlığın bir armağanı olsa gerek. Bir diğer örnek de deneyinin son safhalarında her uyuduğunda Hyde olarak uyanması. Demek ki kendimiz için yarattığımız norm ne ise, kök salıyor. En küçük dizginleri bırakma belirtisi gösterdiğimizde meyil ettiklerimiz bizi yakalıyor. Jekyll'ın dönüşüm süresini de dikkate almalı. İlacı ilk kullandığında Hyde'a dönüşmesi tüm gecesini almıştı. Daha sonra, Hyde ikinci doğası haline geldikçe, bu sürenin on dakikaya kadar düştüğünü görüyoruz. Başlarda kök salmış ve temeli olan Jekyll kişiliği kendisinden feragat edile edile yerini hızla Hyde kişiliğine bırakabilir hale geliyor. Bütün bunları okuduğumda aklıma şu soru geldi: Peki ne yapmalı? Hepimizde bir Jekyll ve bir Hyde var. Jekyll gibi kendinden şüphe duyan, tatminsiz biri olarak mı kalmalıyız? Öbür seçenek canavar olduğu için bunu yeğleyebilir miyiz? Meydanı boş bırakarak Hyde'a geçit vere vere, yüzümüze vurulan tecrübeler sonucu içimizdeki Hyde'dan nefret eder hale mi gelmeliyiz yoksa? Orta yol nedir? Çözüm yolu bana göre gurura yenik düşmemektir. Hyde'ı kendimize entegre etmeliyiz. Jekyll'ın yaptığı örnek vatandaş olarak yaşamak, bundan vazgeçmemek ve Hyde gün yüzüne çıktığında da sorumluluk almamak. Oysa Hyde yadsınamaz. Gözardı edilemez. Bunu kendimizi ilahlaştırmaya çalışmadan kabul edersek Hyde da orta yolu bulduğumuz için bizi tebrik edecektir. Öbür türlü kendinden taviz vermeyen bir volkan gibi patlarız. Zayıflık normaldir. En büyük vasıf belki de bu gerçeği kabullenmek olacaktır ve insan bu vesileyle kendini revize etmeye giriştiğinde yapmayı planladığı şeyleri daha gerçekçi bir şekilde eyleme dökebilecektir. Bu hem küçük tavizlerin büyütülerek tüm eylem planını felç etmesini engelleyecektir, hem de bir felç durumunda bütün emeği hiçe indirgeyip siyah-beyaz bir düşünce şekline düşmemize mani olur. Jekyll'ın yapması gereken Hyde'ı öldürmek değil, Hyde'a tasma takmaktır. Hyde'ı bir köpek gibi gezdirmelidir ve ona, bir sopa fırlatıldığında yakalayıp geri getirmesini öğretmelidir. Zira Hyde içimizdeki çocuğun bencil, zalim ve tamahkâr tarafıdır. Böylesi bir çocuğun anlayacağı tek şey güç gösterisi ve disiplin olabilir. Jekyll bir bütün olmalıdır ve baskın kalmalıdır. Hyde'ı yok sayarsa yaşama şevki kalmaz, çünkü tek başına Jekyll ne kayıtsız kalabilir ne cesurluk sergileyebilir. Hyde da özgür kalırsa vahşi bir hayvana dönüşür. Hyde bizim gündelik yaşamımızda sarhoşluktur, kibirdir, kabalıktır ya da fazladan yemek yemektir. Kendini toplumun üstüne konuşlayıp kalanlardan soyutlanmaktır Hyde ve onu yaşatmak kendi kibirimize gösterdiğimiz bir tavizdir ancak. Onun, rutini bozmayan zevk düşkünlüğü ya da bilinçli, küçük çapta yıkım olarak benliğimizde yaşamaya devam etmesi bütünlüğümüz için zaruridir. Hyde'ı yok sayanlar da sinir krizi geçirme tehlikesi ve bir fanatiğe dönüşme riski arasında dönüp dururlar. Kendilerini bastırırlar, yaptıklarını yüceltirler ve bir yıkım olacaksa bunu güzel ve iyi şeyler adına başkalarının üzerinden hayata geçirirler. Bu faşistlik olur. Toplumsal boyutta düşünürsek zannımca 28 Şubat da böyle bir şeydir, 2010 sonrası AKP dönemi de. Gerçi siyasete dökmeye lüzum yok ama toplumumuz uyumsuz olduğu için iyi örnekler çıkabiliyor. Ezcümle, illüzyon içerisinde kat edilmiş kilometrelerce mesafe, gerçekçi manâda gidilmiş bir santim yol kadar değer barındırmıyor ve bana kalırsa bu kitabın temel fikri düalist, siyah-beyaz bakan insanlara bu fikri aşılayıp alternatif bir yol göstermek.
Dr. Jekyll ile Bay Hyde
Dr. Jekyll ile Bay HydeRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 201520.4k okunma
·
27 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.