Gönderi

464 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Ne zamandır okumayı planladığım bu kitabı nihayet bu kış abimin kitaplığında gördüm ve hemen üzerine atıldım.Aradan üç dört ay geçtikten sonra nihayet okumaya hazır hissettim kendimi.Neden diyecek olursanız efendim 2002 yılında alınmış saman sarısı bir sayfaya 12 punto değerinde zannımca üç sayfa sığacak biçimde yazılmıştı. Kitabın kapağını açar açmaz soy ağacı ile ismini telaffuz edemediğim bir sürü A ve j içeren isimle göz göze gelip başıma gelecekleri kavradım.Ama yılmadım tabi:) Sayfalar arasında ilerlerken kendimi çocukluğumda soğuk bir kış günü kaynayan güğümün cızırtısında bir yaşlı nine etrafına toplanmış mahallenin çocuklarının içinde ŞAH İSMAİL destanını dinlerken buldum.Bu kadar alakasız iki metni nasıl bağdaştırdın dediğinizi duyar gibi olduğum için açıklıyorum.İkisinde de olağanüstü olaylar o kadar olağan bir iş gibi anlatılıyor ki duyarsızlaşıyorsunuz bir süre sonra. Ayrıca en kısa dinlediğim şah ismail öyküsü üç gün sürdüğünden ve bu kitap da çok yavaş ilerlediğinden bu konuda da birbirlerini andırıyorlar benim için. Yazarın bol imgeli cümleleri ve kitabın konusunun fantastikliğinin yanında aslında karakterlerin duyguları ve düşünceleri bana hiç yabancı gelmedi.Sevgili Ursula nın aileyi ayakta tutmak için gösterdiği insanüstü çabasına baktıkça annemi görür gibi oldum. Tüm bunların yanında yazarın insan mahremiyetini biraz fazla gözler önüne serdiğini de söylemek gerek. Herşeye rağmen yaptığı harika eleştirileri ve dopdolu üslubu, muhteşem kurgusu ile çok beğendiğimi söylemek istiyorum.
Yüzyıllık Yalnızlık
Yüzyıllık YalnızlıkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202036,1bin okunma
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.