Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Suçlayıcılar aslında yükseldiklerini sanırken gerçek zamanı kokutmakta ve alçalmaktadırlar. Bir saman kağıdından kopya almanın dışında bu talkitciler hiçbir şey yapmamaktadırlar. Devrim diye yaptıkları da masaldan ibarettir ve yeniye tahammülleri yoktur. Ne yazık ki bu solmaz, pörsümez yeni, çirkine mahkum edilmiştir. Bir gün hesap görülecek ve gerçek inkılâp zuhur edecektir. Öylesi bir genç adam, sürekli kendi kendine "Ben neyim ve bu hal neyin nesi?" sorusunu soracaktır. Sonsuz varlık muhasebesini yapacaktır. Cemiyet, yok edilen ruhu ve yok eden güruhuyla tahlile muhtaçtır; kurtarılmayı, kendi öz benliğine döndürülmeyi beklemektedir. Şairde bu cemiyetin rahminde bir doğum sancısıdır. Böyle bir doğum aynı zamanda mukaddes emanetinde taşıyıcısı okacaktır. Artık oğul Mehmet' e güven aşılamalıdır. Nasıl ki dava, "büyük Doğu" cemiyetinin farkına vardığı mesaj olmuştur; Bu sefer içeride olan babanın evladına bir mesaj olmak gerekir. Mehmet sevinmelidir, babası eve dönse de dönmese de sevinmelidir. Zira bu tekerlek, tümsekte kalmayacaktır artık. Gerçekten de Sakarya bu mukaddes emanetin yılmaz bekçisi seçilmiş millet, şanlı bir direniş göstermiş; suyu yokuşlara doğru akıtmayı bilmiş ve fakat sonradan yaptığı eldiven ve şapkadan ibaret inkılâp larla şanını ilerletememiştir...
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.