Gönderi

'Arslan Babam' dedi elindeki Mushaf'ı Arslan Baba'ya uzatarak. 'Bütün bir gece okudum durdum bu Kuran'ı, tek bir cümlesinde aşkı bulamadım. Lakin bu dervişlerin ağzından aşk kelamı hiç düşmüyor. Ben bilmiyorum ki aşk nedir? Madem ki yoktur Kuran'da aşk, madem ki manasını Kuran vermemiştir; söyle Allah hatırı için, nedir bu aşk?' O an hayreti arşa dayandı Arslan Babanın. Aşkı merak etmiş de Kuran'ı hatmetmişti. Bu ufacık oğlan bunu nasıl akletmişti? Önce aşkı duymuş sonra merakını gönlüne kalbetmişti. Yine de bulamamıştı ya, ona aşkı anlatmanın vakti gelmişti. ' Bak can Ahmedim' dedi ' sen yanlızca Allah'ın kelamı diye Kuran-ı Kerim var sanma. O Allah ki, cihandaki her noktaya kelamını yazmıştır. Aşkı bulamazsın ya hani. Aşkı okumak için gönlüne bakacaksın evlat. Hak Teala aşkı gönül kitabına yazmıştır. Ve gönüller Allah'ındır ' dedi Arslan Baba..
··
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.