Gönderi

287 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 11 days
Cemil Meriç’in daha önce “Kültürden İrfana” adlı eserini okumuştum. Etkinlik dolayısıyla ikinci kitabını okumuş oldum. Henüz yazarı ve “tecessüs” dünyasını tam olarak anlayabildiğimi iddia edemem, ancak bu geniş külliyattan devam etmem gerektiğini artık biliyorum. Cemil Meriç kitaplarının incelemelerinde dikkatimi çeken husus; okurların kitaptan çok yazarın düşünce dünyasına dair değerlendirmeler yapmış olmasıydı. Bunun nedenini yazarımızın dünyasına daldıkça anlamaya başlıyoruz. Cemil Meriç’in bir kitabını okuduğunuzda, sadece o kitabı okumuş olmazsınız. Yazarın kütüphanesini, diğer kitaplarını ve aklından neler geçtiğini düşünmeye başlarsınız. Görebildiğim kadarıyla Meriç’i herkes bir yere koymaya çalışıyor, ancak nereye koysan doğru ama eksik kalıyor. Zaten yazarımız kendi fikri dönüşümlerini okurla paylaşırken; imandan şüpheye, şüpheden inkara, inkardan maddeciliğe, sonra Türkçülüğe arayışını sürdürürken Avrupalı gözüyle Hindistan’la tanıştıktan sonra doğu medeniyetine ve özüne dönüyor. “Kırk dört yaşımdan sonra yolumu buldum” diye kendi serüvenini özetliyor. Belki Hilmi Yavuz’un tespitiyle “arafta olmak” ile ifade edilebilir yazarımızın dünyası. Belki de yazarımız için entelektüel olmanın gereği bu olabilir. Kitabımıza geçelim; Kitabımız Eflatunun Devlet kitabında yer vermiş olduğu mağara örneğiyle başlıyor. Kendisiyle birlikte mağaradan çıkarak, önce kendimizi daha sonra tüm insanlığı kurtarmak için bizi bir yolculuğa davet ediyor. Bu yolculukta en çok kavramlar karşımıza çıkıyor. Kelimelerin ansiklopedilerdeki tanımlarına sık sık başvurulduğunu görüyor, kavramların derin tahlillerini karşılaştırmalı olarak okuyor ve öğreniyoruz. İlk önce entelektüel kavramı sağa göre, sola göre, Türk’e göre farklı açılardan tanımlanıyor. Bu tanımların arasında kendisi de Schumpeter gibi düşündüğünü ifade ediyor: “Entelektüel, tariflere hapsedilemez”. Tıpkı yazarımızın bir görüş ve tarife hapsedilemediği gibi. Daha sonra Rusya’daki düşünce dünyası “intelijansiya” kavramı ile o kadar derin bir hakimiyetle anlatılıyor ki; İlk önce Turgenyev’in romanındaki Bazarov’un nihilizm akımındaki rolünü izliyor, daha sonra Sovyet Rusya’sında intelijansiyanın düzenle, idamlarla ve sürgünle imtihanına şahit oluyoruz. İster entelektüel diyelim adına ister intelijansiya, isterseniz kitabımızda incelemiş olduğu ihtilal, inkılab, devrim, sosyalizm, anarşizm gibi kavramlar olsun yazarımızın ansiklopedik tanımlarla, kavramlarla bizi götürdüğü nokta; entelektüel bilginin vicdan ve adalet gibi insani değerler taşımadıkça anlamsız olduğudur. Yazarımızın Hint medeniyeti ve Gandi’nin insanlığa katkısı konusundaki özel ilgisini bildiğimiz için, aydın olmanın nitelikleri ve ödeyeceği bedel konusunda tutarlı bir beklenti içinde olduğunu görüyoruz. Bu açıdan aydın, hem toplumun vicdanını temsil etmeli, hem de ufkunu açmalıdır. Aydın, yazarın ifadesiyle; “kendi kendini inşa edemedikten sonra” bunu yapabilmesi mümkün değildir. Aksi durumda “Aydın, efendisinin ilaçlarını çalıp içen ahmak uşak” durumuna düşmüş demektir. İkinci bölümde ise; Yazarımız, Osmanlı’daki Tanzimat aydınlarının batı hayranlığından başlamak üzere, metinler ve kavramlardan somut önerilere doğru yol almaktadır. Kendi irfanımıza, Asya’nın kadim değerlerine dönmek için Dündar Taşer’in çığlığını paylaşarak şöyle seslenir; Yarınki büyük Türkiye’nin başlıca mimarı: şuur,devlet şuuru, tarih şuuru. Kendisini fikir işçisi olarak tanımlayan yazarımız hakkında son olarak söylemek istediğim; Özellikle hayal kırıklığı yaratan birkaç kitaba rastladığınız bir dönem yaşarsanız Cemil Meriç okumanızı ve bir şarkıda geçtiği gibi, derin derin sevdalara dalmanızı tavsiye ederim. Ben yakın zamanda birkaç hayal kırıklığı yaşadığım için yazarımızı ve tecessüs dünyasını ilgiyle takip etmeye ve külliyatında yer verdiği eserleri referans olarak kabul etmeye devam edeceğim. İyi okumalar diliyorum:))
Mağaradakiler
MağaradakilerCemil Meriç · İletişim Yayıncılık · 20032,978 okunma
··
265 views
Resul Bulama okurunun profil resmi
Beğenmenize memnun oldum, Cemil Meriç'i okudukça daha neler söyleyebileceğine olan merakım artıyor....
Kasım okurunun profil resmi
Hocam, ellerinize sağlık. Sağlıklı bir inceleme olmuş. Etkinliğe katıldığınız için de teşekkür ederim. :)
Resul Bulama okurunun profil resmi
Ben de etkinlik için teşekkür ederim Kasım bey, Cemil Meriç'i okumaya devam edeceğiz...
3 next answer
Remziye okurunun profil resmi
Evettt aynı düşünceye ben de dahilim sürekli onun okuduğu kitapları düşünüyorum insanların davranışlarına bakış şeklini bunları analiz şeklini falan Gerçekten çok ilginç :))
Resul Bulama okurunun profil resmi
Bence de evett, bu yüzden külliyatı tamamlamak lazım:))
1 next answer
samet kara okurunun profil resmi
Kesinlikle haklısınız, Şuan ben de Mustafa armağanın derlediği, cemil meriç’in röportajlarından oluşan bir kitabını okuyorum. Tavsiye ederim. Profilimden bakabilirsiniz.
Resul Bulama okurunun profil resmi
Bakacağım hocam teşekkür ederim:))
samet kara okurunun profil resmi
Güzel bir inceleme olmuş, emeğinize sağlık. Kısa vakitte ben de okuyacağım inşAllah.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.