Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

"5 Aylık gezim sonrasında Meksika hakkındaki tek nefeslik görüşüm; Her daim bir yolu kapatıp, protesto yapıyor olabilirler. Bira, müzik ve tacos onlar için vazgeçilmez üçlüdür. Bunların yanına bir de futbol eklersen onlardan mutlusu yoktur. Amerikalıları sevmez, seni gördüğünde Amerikalı mısın diye sorar, Turco lafını duyunca hemen şekil değiştirip sıcak yüzünü gösterir. Sanata aşırı değer verir. Güvenli yerdir. Eğer illegal işlerle ilgilenmiyorsan uyuşturucu kartellerinin olduğu yerler bile güvenlidir. Efsane yemekleri, efsane sosları vardır. Ucuzdur. Meyveleri bile acı soslayıp yer. Hatta Gazoza bile envai çeşit sos katıp öyle içer. İlk başta saçma gelse de acıyı seviyorsan tadı güzeldir. Eyalet değiştirdiğinde kültür, müzik, yemek, insanlar her şey değişir. Sanki başka ülkeye gitmiş gibisindir. Tek ülke içinde sanki 10 ülke vardır. Otobüsle giderken yanındaki kadın bir şeyler yiyorsa sanada uzatır, al bir tane der. Sınır şehirlerinde gece yolculuğu yapmak pek mantıklı değildir. Cenoteleri, dünyanın en derin kuyuları, kanyonları, pasifik okyanusu, karayip denizi ve madenleriyle coğrafi olarak fantastik yerlere sahiptir. Kızların güzelliği bölgeden bölgeye değişir, 1 ile 10 arasında gidip, gelir. Müzikleri kötüdür. Son ses müzik dinlemeyi sever. Evlerinde buzdolabı büyüklüğünde hoparlörler vardır. Cuma ve cumartesi gecesi yan komşu sabaha kadar parti veriyor olabilir. Bundan kimse rahatsız olmaz, bu tip şeyler normalidir. Tembel, her daim yaparız modundadır. Özel sektörde çalışma saatleri çok ağır, tatilleri yok denecek kadar azdır. Restoranda bir çorba söylediğinde başka kimse yoksa bile 20 dakika beklemen olasıdır. Az maaşı vardır ama mutludur. Penceresi, kapısı olmayan evde yaşar yine mutludur. Belediyecilik diye bir şey yoktur. Ana yollar temizken arka sokakları çöp götürüyor olabilir. Yağmur yağdığında Mexico City’de bile en işlek caddede ufak göller oluşabilir. Geneli çevreci değildir, sağa sola çöp atar ama bunlara ters olarak her yerde park, bahçe vardır. Hayatında hiç görmediğin kadar polis görürsün. Polisler pick-up arabaların üstünde ellerinde ağır silahlarla gezer. Uyuşturucu kartelleri polisle kanka, askerle düşmandır. Uyuşturucunun döndüğü köylerde en kalitelisinden 1 kilo marijuanayı 50 usd ye alabilirsin. Aldıktan sonra da hayatını riske atarsın. Otostop yapan yabancıyı arabaya almayı sever. İspanyolca bilmesen bile senle konuşur, anlatır da anlatır. Şifreli futbol maçlarını internetten kırıp izler. Yeni doğan çocuk hem anne hem babanın soyismini alır. Yabancıya yardımı sever, Türkleri sever. Bir yerinde kar yağarken diğer yerinde hava 40 derece olabilir. Çoğu yerde şehirler arası ulaşım olması gerektiğinden pahalıdır. İnternet her yerde vardır. İletişim sektörü pahalıdır. Hizmet sektörü berbattır. Ülkede bankamatik eksiği vardır. Her daim bankamatiklerde kuyruk görürsün. Çoğu hükümeti sevmez ama siyasetle de ilgilenmez. Siyaset ve eğitime varana kadar bir çok şeyin Amerika’nın kontrolünde olduğuna inanır. Ham petrolü Amerikaya gönderip onlardan işlenmiş olarak geri satın alır. Evde yemek yapmaktansa genelde sokaktan yemeyi tercih eder. Tacosun 20 çeşidini yapar. Et yemeyi sever. Evlerinde içi gerekli, gereksiz porselen ve kadehlerle dolu vitrinler görebilirsin. Apartman hayatını değil, müstakil evde yaşamayı sever. Evcil hayvan dostudur. Muhtemelen bir köpeği vardır ya da daha önce olmuştur. Metro, otobüs, dolmuş, sokak, cafe nerede olursa olsun öpüşen bir çift görebilirsin, sevişkendir. Erkekler maço gibi görünse de evde kadının sözü geçer. Kadınlar çok çalışır. Ülke genelinde dilenci yok denecek kadar azdır. Serenat yapmak halen yaygındır ve kızlar buna bayılır. Gece hayatı çok hareketlidir. Ev partisini sever. Sigarayı zararlı bulup marijuanayı tercih eder. Meksika’da her şey mümkündür. Hayır diye bir şey yoktur. Evet vardır bir de hımmmmm…. evet, olabilir vardır. Onlara göre zaman kavramı değişiktir. Kimine göre gideceğin yer yürüme 5 dakikayken kimine göre aynı yer yarım saattir. O sebeple Meksika zamanı mı normal zaman mı lafını çok duyarsın. Her şeyi yarın yapmayı severler. Her şey yarın yapılır. Eve ayakkabıyla girer. Yaşam alanları titiz birisi için kesinlikle temiz değildir. İnşaatı tam bitmemiş, ev, restoran, yol görebilirsin ama herşey bitmiş gibi devam eder. Yarım yamalak iş yapmayı sever. Bölgeden bölgeye değişiklik gösterse de çok fazla gay barı vardır. Taksi fiyatları bir şehirde aşırı ucuzken başka bir şehirde aşırı pahalıdır. Çoğu katoliktir. Metro ve otobüs seyyar satıcılarla doludur. Halen sırrı çözülememiş piramitleri vardır. Her köşe başında bir eczane vardır. Parası olan eczane açabilir. İlaca düşkündür. Bayrağa aşıktır. Milliyetçidir. Dünyadaki kötü imajını hollywood ve televizyona bağlar. Korsan ürün satışında çığır açmıştır. Korsan piyasa pazarının uyuşturucu ve petrolden daha fazla olduğu söylenir. Her türlü reklamda yarı çıplak kadın unsurunu kullanır. Su deposu satan mağazanın bile dışında bikinili kadın fotoğrafı görürsün. Kahveyi sever, çay kültürü yoktur. Onun yerine tekila ve mezcal vardır. Ülke Çin mallarıyla doludur. Zengin kesimin alt tabakayla hiç işi yoktur, yan yana bile göremezsin. Genci, yaşlısı seninle tanıştığında önce küfür biliyor musun diye sorar, bilmiyorsan da ilk başta onu öğretmeye çalışır. " Rotasız seyyah Mehmet Genç facebook.com/rotasizseyyah?f...
·
88 görüntüleme
Murat YEŞİLTEPE okurunun profil resmi
Gözümüzde canlandırdığız için teşekkür ederiz.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.