Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

"Böyle güzel renkli insanlar, bu Dünya'dan göçünce Şiir'in de, artık tadı, rengi, kalmıyor). Güneş Topla Bizim İçin güzel İnsan bize veda etti... Şiirler Öksüz kaldı! "Ülkü Tamer aydın, yazar, şaiir, çevirmen ve en önemlisi (İnsan-diğer-Adı-Umut) Güle güle güzel renkli insan.. Işıklar içinde uyu. Ülkü Tamer Kimdir? 20 Şubat 1937'te Gaziantep'te doğdu. Ortaöğrenimini İstanbul'da tamamladı. 1958'de Robert Kolej'i bitirdi. Bir süre İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü'nde okudu. 1964-1968 arasında özel tiyatrolarda oyunculuk yaptı. Tiyatroyu bıraktı, çeviri çalışmalarına ağırlık verdi. Milliyet Yayınları'nı, Milliyet Çocuk, Milliyet Sanat Dergisi ve Sanat Olayı dergisini yönetti. İlk şiiri 1954'te "Kaynak" dergisinde yayınlandı. Pazar Postası, Yelken, Yeditepe, "a" gibi dergilerde çıkan şiirleriyle tanındı. 1959'da basılan ilk şiir kitabı "Soğuk Otların Altında" ile başlayarak İkinci Yeni duyarlılığını yansıtan soyutlamalara yönelik, yoğun ve özgün bir imge anlayışı geliştirdi. Yalın bir dil kullandığı şiirlerinde giderek toplumsal kaygılar ve düşünce öğeleri ağırlık kazandı. Her dönemde kendine özgü olmayı başardı. Türkü, koşma tadında, masalları, doğa görüntülerini, çocuksu duyarlılığını yansıtan özgür çağrışımların beslediği neşeli, humor yüklü şiirler yazdı. Ülkü Tamer'in Eserleri: Şiir: Soğuk Otların Altında (1959) Gök Onları Yanıltmaz (1960) Ezra ile Gary (1962) Virgülün Başından Geçenler (1965) İçime Çektiğim Hava Değil Gökyüzüdür (1966) Sıragöller (1974) Seçme Şiirler (1981) Antep Neresi (1986) Yanardağın Üstündeki Kuş (toplu şiirler, 1986) Ben Sana Teşekkür Ederim (2003) Bir Adın Yolculuktu (2014). Antoloji: Çağdaş Latin Amerika Şiiri Antolojisi (1982) Öykü: Alleben Öyküleri (1991 Yunus Nadi Öykü Armağanı) Çocukluğumdaki Bayramlar (Alleben Öyküleri) Anı: Alleben Anıları (1997) Yaşamak Hatırlamaktır (1998) Bir Gün Ben Tiyatrodayken (2003) Çocuk Kitapları: Şeytanın Altınları (1989) Pullar Savaşı, Günışığı Hoşça Kal (2000) Tele Yunus Çocuklara Genel Kültür Ne Biliyorum? Hangisi Doğru? Tiyatro: Kadı (Musahipzade Kemal’den uyarlama). Senaryo: Bir Milyara Bir Çocuk Beni Bekledinse. Ülkü Tamer, bunların dışında yetmişin üstünde kitap çevirdi; şiir antolojileri hazırladı. Ödülleri: 1965- Türk Dil Kurumu Çeviri Ödülü, "Edith Hamiltondan Mitologya" çevirisi ile 1967- Yeditepe Şiir Armağanı, "İçime Çektiğim Hava Değil Gökyüzüdür" ile 1979- Macaristan Halk Cumhuriyeti'nce verilen Endre Ady Ödülü, çevirileri ile 1991- Yunus Nadi Ödülü, "Alleben Öyküleri" adlı öykü kitabıyla 2015- Melih Cevdet Anday Şiir Ödülü, "Bir Adın Yolculuktu" adlı kitabı ile. Ülkü Tamer'in Şiirlerinden Örnekler ÜŞÜR ÖLÜM BİLE Bir ormanda tutup onu Bağladılar ağaca Yumdu sanki uyur gibi Gözlerini usulca Bir soğuk yel eser Üşür ölüm bile Anlatır akan kanı Beyaz sesiyle Diz çöktüler karşısında Sonra ateş ettiler Parçalanan yüreğine Yuva kurdu mermiler Bir soğuk yel eser Üşür ölüm bile Anlatır akan kanı Beyaz sesiyle Gelip kondu bir güvercin Ellerine o gece Kırmızı bir çelenk oldu Bileğinde kelepçe Bir soğuk yel eser Üşür ölüm bile Anlatır akan kanı Beyaz sesiyle AĞIT Bu toprakta kalır adın Tohumların arasında Yeşilinde tarlaların Başakların sarısında Yıllar geçse de aradan Kopar gelir ırmaklardan Işır yine kurşunlanan Dostlarının yarasında Günü gelir dağa çıkar Yıldızlardan şiir çeker Kanımızı siler yıkar Suların en durusunda Bir annedir bir kardeştir Ovalarda bir ateştir Sırasında hayat verir Ölüm saçar sırasında Bayrak olur bize yarın Rüzgârıyla ilkbaharın Dalgalanır genç kızların Gözlerinin karasında DÜELLO Yenilirsem yenilirim, ne çıkar yenilmekten? Seninle çarpışmak kişiliğimi pekiştirir benim. Ayak bileklerime kadar bu deredeyim işte, Yerin yassı taşları tabanımın altında, Alnımda birleşmekte güneşin raylarından Hışırtıyla geçen kartalların sesleri. Unuttuğum bir bitkinin yaprakları gibi Göğsüme değerse kurşunların, ne çıkar? Bilmem nişancılığı, tabanca kullanmadım; Ama karşıma alıp seni horoz düşürmek de, Seni vuramamak da yüreğimi pekiştirir benim. Ölürsem güzel bir ölü olurum, Saçlarıma yuva kurar bir anda kirpiler, Kar, örtemeye kalkışır gökkuşağını, Ve onurlu, yoksul böceklerin gazetecisi Ben gülümserken resmimi çeker. GÜNEŞ TOPLA BENİM İÇİN Seher yeli çık dağlara Güneş topla benim için Haber ilet dört diyara canım Güneş topla benim için Umutların arasından Kirpiklerin karasından Döşte bıçak yarasından canım Güneş topla benim için Seher yeli yar gözünden Havadaki kuş izinden Geceleri gökyüzünden canım Güneş topla benim için GÜL DİKENİ Uçakları nedeyim Gökkuşağı gönder bana Senin olsun süngülerin Gül dikeni yeter bana. Kan kurşundan silinince Kardeş olur kardeş olur eller bana Kan kurşundan silinince Kardeş olur kardeş olur kardeş olur eller bana. Silahları nedeyim Benim sevgim mavzer bana Suya attığım çiçekler Bir gün olur döner bana. Kan kurşundan silinince Kardeş olur kardeş olur eller bana Kan kurşundan silinince Kardeş olur kardeş olur kardeş olur eller bana GECELEYİN Geceleyin karanlıkta Suya attım ben sesimi Türkü oldu birdenbire Denizinden geçen gemi Geceleyin karanlıkta Gülümsedim buluta ben Saçlarına düşen yağmur Gökkuşağı oldu birden Geceleyin karanlıkta Yıldız tuttum gök içinde Işığını sana vurdu Bir gül açtı yüreğinde YAZMASINDA Yazmasında bozkır uzanır. Acısını dolar saçlarına. Kasketinde kar ateşi. Agilinde kurşun anısı taşır. Arkadaştır Doğan günle, batan günle Güneşin her türlüsüyle Ayın hilâliyle, ondördüyle Gökte kalanıyla yağmurun Selin savrulanıyla Dikenin tırnak kadar gölgesiyle Irmağın parmak kamaştıran taşıyla Arkadaştır dağın efsanesiyle. Mintanında sürüler otlar. Rüzgârı yerleştirir derisine. Yakasında küf böceği. Sakosunda bebe kaçağı taşır. Kardeştir Kuzuyla, canavarla Yol tüketen merkeple Devenin resmiyle, kendisiyle Kanat vuran sevdasıyla şahinin Cerenin türkülenmiş sesiyle Kumrunun dem çekeniyle Yaralı toynağıyla atın Kardeştir Şahmeran'ın masalıyla. Çarığında sabır taşı büyütür. Tohum eker ayağına. Çorabında dut kurusu. Şalvarında mayın tarlası taşır. Candaştır Sabah gözleyen nineyle İstasyon görmüş oğulla Tükenen tarhanasıyla gelinin Sağdıcın borç bulanıyla Komşunun ağıt dokuyanıyla İçine ağu katılmış tuzla Alın yazısını çatlatan kuraklıkla Candaştır elinin emeğiyle. Şiir bilmez, ama şiirin hasını taşır.
·
47 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.