Kitabın isminin içeriğine en uygun başlık olduğunu belirterek başlamak istiyorum. Evet; Çocuk kalbi, Çocuk aklı, Çocuk bakışı, Çocuk duyguları ve Çocuk yaşamı başlıklarına uygun oluşan bir eser. 19ncı y.y’larda bir küçük italyan, ilk okul 3ncü sınıf öğrencisi Enrico’nun eğitim yılı boyunca okulda ve hayatında başından geçenleri anlatıp, gözlemlerini, hislerini ve duygularını yazdığı monolog tarzında günlük defteri. Ve günün birinde babasının olabildiğince müdahale etmeden düzenleyerek kitap basımı haline getirerek ortaya çıkarması.
Bu kitabın hitap ettiği en uygun okurlar; ilk okul ile orta okul döneminde olan çocuklardır ve ne kadar erken okunursa o kadar daha etkili olabilir ve faydaya o kadar erken dönüşebilir.
Yaşadığı olaylardan çıkarılacak dersler ve mesajlara değinecek olursam şunları barındırıyor içeriğinde; Eğitimin ilk seviyesinde okuldaki öğretmenlerinin Enrico ve okul arkadaşlarına, ayrım yapılmadan herkesin eşit haklara sahip olduğunun, birbirlerine sevgi ve saygı içinde bulunmalarını, ahlaki doğru ve yanlışları, erdemliliği ve yardımseverliği öğretme gayeleri yer buluyor . Bu arada çocuğu gelişiminde ilk eğitim kurumunun , iyi bir birey haline hazırlamanın ilk adresinin aile çatısı altında başlayıp öğretileceğini önemle hissettiriyor kitapta. Okulun ve eğitimin gerekliliğini ve faydalarının da önemine vurgu yapılması okuyacak olan çocukları olumlu şekilde etkileyecektir. Vatanına ve yurduna karşı sevgi,saygı ve vefayı mesajlarla ve olaylarla anlatarak onlara yaşatarak anlatılmaya çalışılmış. Geçmişteki soylarına ve atalarına duymaları gereken minnet duygusunu da hatırlatarak hikayenin içerisinde işliyor. Arkadaşlığın değeri ve kıymeti de verilen mesajlardan bir diğeri. İyi ve nitelikli bir öğretmenin, öğrencilerini salt okul sınırları içerisinde geliştirmekle kalmayıp tüm hayatı boyunca lazım olacak değerleri onlara kazandırma çabası en kutsal görevlerinden biri olacağını kitapta okurken buluyorsunuz. Bazı değerlerimizin aslında farkında olmasak da çok kıymetli olduğunu, bize göre aşağıda veya noksanlı, kusurlu veya eksik olan insanlar karşısında acı içinde anlaşılabileceğinin mesajı da verilmiş.
Atalarımızın şu deyimi bir kez daha çoğu şeyin özetini veriyor; Ağaç yaş iken eğilir. Bu deyişin ne kadar anlam dolu olduğunu bu kitapta ki hikayelerle birlikte yaşıyorsunuz. Çocukların etkilenmeye küçük yaşlarda başladığını ve bu zamanda kazanılan özellik ve davranışlarının geleceğe de kalıntılarını taşıyacağını anlatan bir deyim bu kitaba gerçekten ışık saçıyor.
Aynı zamanda İtalya’nın tarihine de değinerek geçmişini ve kültürünü de gözler önüne sürerek Enrico’nun günlük sayfalarından okuyabiliyorsunuz.
Her ne kadar kitabı okumakta geç kalmış olan biri olsam da üzüntü duymamın yanı sıra, küçükler için ne kadar meyve toplayacakları kitap olduğunu öğrenmiş olup, onlara tavsiye edebileceğim bu kitabı okumaktan esenlik duydum. Ve kitabın bazı kısımlarının beni bile etkilemesi, çocukların okuduğunda ulaşacağı etkisinin çeyreği olacağı düşüncesindeyim.
Uzman eğitimci kişilerinde tavsiyelerinin yanı sıra benimde ne kadar etkim olursa o derecede dediğim dönemlerdeki çocuklara (ilkokul-ortaokul) mutlaka tavsiyemdir, büyüklere ise görev ve sorumluluk teklifimdir bu yazım. Okuyun, okutmaya şevk edin okumayla kalın. İyi okumalarla birlikte iyi günlere…