Gönderi

Ama, o da neydi? Mimarbaşı az ileride, tıpkı dedikleri gibi nargile fokurdatıyordu. Evet...Koskoca Mimarbaşı, yapımını bitirmek üzere olduğu caminin orta yerine bağdaş kurup oturmuş, nargile içiyordu. Padişah'ın gözleri şaşkınlıktan öyle açılmıştı ki yerlerinden fırlayacak gibiydiler. Padişah öfkeyle oraya doğru yöneldi. Mimarbaşı, Padişah'ı karşısında görünce gözlerine inanamadı. Yaşı çok ilerlemiş olmasına rağmen hızla ayağa kalktığı gibi önünde saygıyla eğildi. Padişah öyle bir gürledi ki caminin kalın duvarları titredi: "Be hey densiz! Bu ne cüret? Hem de Tanrının evinde ha!" Koca Sinan, yaptığı işin doğruluğundan o kadar emindi ki...Sadece gülümsedi. Ve "Hünkarım" diyerek girdi söze, "gördükleriniz doğru. Evet, nargile fokurdatıyordum. Ama içinde ne tütün ne kömür ne de ateş var...İçinde sudan başka bir şey yoktur." dedi ve sustu. Bunları duyan padişah önce bocaladı. Duyduklarını anlamakta zorlanmıştı. Ne diyeceğini bilemedi. Gözleri bir Sinan'a, bir nargileye gitti. Evet, gerçekten de nargilede sudan başka bir şey yoktu. Demek ki Mimarbaşının yaptığı iş nargile içmek değildi. Çünkü nargile tütün, ateş ve kömür olmadan içilemezdi. Sonuçta, Padişah olup biteni anlamıştı. Demek ki söylenenler iftira veya dedikodudan başka bir şey değildi. Acaba Koca Sinan'ı çekemeyenler, kıskananlar mı uydurmuştu o yalanları? Yoksa olup biteni Padişah'a anlatanlar görünüşe mi aldanmıştı? Kanuni Sultan Süleyman Han'ın başı öne düşmüş, üzülmüş, mahcup olmuştu. "Öyleyse Mimarbaşı , nedir yaptığın?" diye sordu. "Haşmetli Padişahım! Sesin cami içindeki dolaşımını kontrol ediyordum" diye yanıtladı mimarbaşı. Ve devam etti. "Yüce Padişahım, bilirsiniz ki yaptığım şeyin en iyisini yapmaya çalışırım. Caminin içinde dolaşacak sesi, nargileden çıkan suyun sesi ile test etmek, en doğrusudur. Sizin gibi bir devlet büyüğünün adıyla anılacak ve yüzyıllara meydan okuyacak bir yapının içindeki ses dolaşımı da en mükemmel şekilde olmalıdır." Sinan'ın test ettiği o cami, dört yüz elli yıldır dimdik ayakta duran, İstanbul'daki Süleymaniye Camii'nden başkası değildi. Caminin içindeki ses dolaşımını, nargileden çıkan su sesiyle kontrol eden Mimarbaşı da bütün dünyanın gelmiş geçmiş en büyük mimarlarından kabul edilen ve adı dünya sanat tarihine, hem de altın harflerle "Koca Sinan" olarak yazılmış olan Mimar Sinan'dan başkası değildi.
Sayfa 19 - Analiz YayıncılıkKitabı okudu
·
5 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.