Tekrar tekrar okumak için,diğer gönderilere karışıp gitmemesi için paylaşmıştım yazınızı.Ve şu an yeniden okudum,kafamdaki milyonlarca düşüncenin kalemi olduğunuz için teşekkür ederim.90’ları ucundan yakalamış olduğum için kendimi şanslı hissediyorum.Şimdi ki çocukların daha şanslı mı şanssız mı oldukları konusunda hala bir karara varabilmiş değilim.
Akşam ezanına kadar sokakta oynamanın tadını yaşayamayan;saklambaç,ip atlama,körebe,sek sek,kumcuk,yerden yüksek,istop vb. oyunlar yerine sanal oyunlarla büyüyen bir nesil var.Ne duyu ne motor aktivitelerini geliştiremeyen,haftasonları Avm’lerdeki sistemin sunduğu oyunla ya da belediyelerin orda burda kurduğu parklarda enerjisini atmaya çalışan,kendi oyununu kurmayı bilmeyen(bunda dahi siz düşünmeyin sizin yerinize biz düşünürüzcüler yüzünden) bir nesil...
Kendi çocukluğumu düşündükçe bu nesilde ebeveyn olmanın ne kadar zor olduğunu farkediyorum.Yine de ebeveynler sistemin kölesi olmadığı sürece çok güzel çocuklar yetiştireceğine dair umudum var. :)