Ne desem nasıl başlasam şimdi bilemiyorum. Elbette
Şükrü Erbaş'ı kötülemek değil amacım ancak okumadığım son bir şiir kitabı kalmış iken içlerinde en içime sinmeyen kitabı oldu. İçime sindi sinmesine ama daha çok etkileyen, insanı kendinden alıp götüren kitapları var Şükrü Erbaş'ın. Bu sebeple insan her zaman beklentiyi yüksek tutmamıza neden oluyor.
Benim okurken içinde bulunduğum duygu psikolojisinden mi kaynaklı yoksa Şükrü Erbaş'ın yazarken içinde bulunduğu duygu psikolojisinden mi kaynaklı bilemedim. Şiirlerden çok yazılarını beğendim. Şiirlerde çok güzel ama sanırım altın portakallı
Bağbozumu Şarkıları kitabının üstüne hafif kaldı bana göre çünkü o bir Şükrü Erbaş daha mükemmellerini yazmış birisi. Peşpeşe aşırı derecede Şükrü Erbaş okumak iyi olmuyor son kitabı