Aslında benim takıldığım birkaç nokta var, sadece bunları dile getirmek için yazıyorum bu yorumu . Birkaç yerde Cemal Süreya ile hassas bir konuyu birlikte dile getirmesinden dolayı rahatsızlık duyduğunuzu dile getirmişsiniz ayriyeten dile getirseydi hak verirdim demişsiniz, belki de haksızlık olarak görüyor olabilirsiniz. Ama bence kaçırdığınız bir nokta var Kübra hanımın Cemal Süreya şiirlerinde kadın acaba ne durumda diye çıktığını sanmıyorum yola,şiirlerde gördüğü kadına yönelik ifadelerin ona bıraktığı izlenimlerden dolayı bu düşüncelere vardı. Haklı ya da haksız bunu bir kenara bırakalım. Sonuç olarak toplumsal cinsiyetin çok baskın olduğu ve kadın için bunun olumsuz sonuçlarının farkında olduğumuzu varsayarak konuşuyorum. Ben açıkçası bu konuda farkındalığı yüksek bir insan değilim ama biraz dahi farkındalığınız varsa her şey daha da fazla batıyor, rahatsız ediyor insanı. Bahsedilen inceleme de bu rahatsızlığın sonucu oluşmuş belliki. Herkes Cemal Süreya nın aslında kadını objeleştitmediğinden, kadına bakışının bu olmadığından bahsetmiş. Hatta gerekli yerlerde hayatından alınanlarla bunun böyle olmadığını anlatmak istemiş. Ben şunu sormak istiyorum size şiir, edebiyat tam olarak okur için ne demek? Ben çok şiirle aram yoktur ama benim fikrime göre aslında kişinin ne anladığı, ne hissetiğidir biraz. Şiirinde okuyan kişi kadar anlamı olabilir. Kübra hanıma böyle hissettirmiş o da bunu kendince ifade etmiş, bunun ne gibi sakıncası var ki? Ayrıca bunu yaparken şairi tanımak zorunda, onun yaşamını, düşüncelerini bilmek zorunluluğu mu var? Ya da şöyle sorayım hepimiz bir şeyleri okumadan önce yazanı tanıyıp, acaba burada ne anlatmak istemiş diyerek mi yola çıkıyoruz? Elbetteki bunları bilmek bakış açımız zenginlik katacaktır, ki bahsedilen incelemenin altındaki yorumlara baktığımızda Kübra hanımın doğru ifade edildiği sürece buna açık olduğunu gördüm ben. Belki şair hakkında haksız ön yargılara sebep olacağı endişesinde haklı olabilirsiniz ama bu konuda yapacak çok şeyimiz yok. Nasıl ki bu yazıyı sadece ben değilde siz yazdığınız için doğru kabul edecekler varsa Kübra Hanımınkini de kabul edecekler var. Öte yandan farklı bakış açıları olarak kabul edecek, üzerine düşünecek insanlarda var. Örneğin benim aklıma şair hakkında olumsuz düşünmek gelmedi, sadece acaba kadının edibiyatta, şiirde yeri gerçekte ne sorusu geldi? Sonuçta tüm bu şair ve yazarlarda cinsiyetçi bir ortamda var oldu,bu varoluş acaba eserlerine nasıl yansıtıldı, ya da yansıtıldı mı? Bence bu hiçte yabana atılmaması gereken bir meseleydi. Olay aslında neye nasıl baktığımız, yorumlarda görüyorum ki çoğunluk haklı olduğu bir tartışmanın savunucusu olmak yolunda. Bence olaylara yanlış yerden bakıyoruz yine. Amacım herhangi bir tarafın(taraf diyorum çünkü öyle bir hal almış gibi görünüyor) savunucusu olmak değildi rahatsızlık verdiysem özür dilerim. Kusura bakmayın lafı çok uzattım sanırım, zaten herkes yeterince konuşmuş..