Olağan mevkimizin , yaşam ortamımızın , ev ya da araba konforumuzun hep daha iyisini ve daha kalitelisini arzulamakla yalnızca kendi benliğimizi ölçüt aldığımızın farkında değiliz.
Gereksiz itkilerimiz başta bize , doğaya ve hayvanlara neler kaybettirdiğinin bilincinde değiliz. Yazar bunun özgecisizliğini eleştirel bir dille yüzümüze fırlatıyor. Düşüncesizliğimizin nelere mal olduğunu ifade ediyor. Son bölümde hayal ettiği ütopyanın olması ümidiyle kitabı , bir evebeyn tarafından tembihlenmişcesine bitiriyorsunuz.