Bilim kurguyu zaten çok severdim hep. Ama bu kitap bilimkurgu klasiklerine kafayı takmamdaki en büyük neden. Kitap distopik bir dünyada geçiyor. İnsanlar doğmuyorlar, ihtiyaca göre üretiliyorlar. Bağlanmak yok, aile ilişkileri yok. Soma adlı bir hapla 'tatile' çıkıyorlar. Ama bu dünyada aynı zamanda ''vahşi bir bölge'' var. O bölgedeki insanlar üreyen, aile ilişkileri olan insanlar ve yabani olarak görülüyorlar. Ahlak dışı yaşıyorlar modern insanlara göre.
Bu kitapta en sevdiğim şey açıkçası yaratılan dunyaydı ve şimdiki zamanda 'ahlaksızca' olarak görebileceğimiz cinsel özgürlüğün ve uyuşturucunun yaratılan dünyada gayet normal görülmesi. Ama kitabın sonunda benim hoşuma giden kısım eleştirilmiş. Böyle bir dünyanın işe yaramayacağı anlatılmış biraz. Tabii ki tüm dünyanın böyle bir düzen içerisine girmesi beklenemez ama bence ahlak kurallarını biraz değiştirmekte de sıkıntı yok. Kitaba sonunda pek katılmasam da en sevdiğim kitaplar arasında yer aldı.