Gönderi

232 syf.
·
Not rated
BU KİTABI OKUMAYAN ARKADAŞLARIN DİKKATİNE!!! inceleme spoi içermektedir:-)))) İnsanın, tek başına olduğu ve hiç kimseyle konuşamadığı zaman bir şeye inanması çok zordur. İşte tam da o dönemde, Drogo, insanların her zaman birbirlerinden uzakta olduklarını fark etti, birisi acı çektiğinde, acısı sadece kendisine ait oluyor, hiç kimse o acıyı birazcık olsun dindiremiyordu; bir insan acı çektiğinde diğerlerinin, duydukları sevgi ne denli büyük olursa olsun, bu yüzden acı çekmediklerini ve yaşamdaki yalnızlığı işte bu durumun oluşturduğunu fark etti. Güveni azalıyor, sabırsızlığı artıyor, bu arada duvar saatinin gitgide birbirine daha yakın darbelerle çaldığını duyuyordu. Kimi zaman, bütün bir gün, kuzeye bir kez bile bakmadan zamanını geçirdiğini görüyordu. (Gerçi, bazen kendi kendine yalan söylemekten ve bunun bir unutkanlık olduğuna kanaat getirdiğini düşünmekten hoşlanıyor, halbuki aslında bunu özel olarak, bir dahaki sefere birazcık daha şansı olabilmesi için yapıyordu.) Der drogo.. tatar çölünde 30 yılını bir kalede geçirmiş olan bir komutanın yalnızlığını o kadar güzel ele almış ki Dino buzatti.. okurken hep "zaman ve yalnızlık" ikileminde kaldim.. drogo gibi zmana direnebilecek miyim diye defalarca sordum. Dört duvar arasında yıllarca elinde dürbün ile gelecek birini beklemek ne demek.. ve tam da beklediği gerçekleşecek iken hastalanip sanki hiç emek vermemiş , hiç bekleyen drogo değilmiş gibi , kapı dışarı edilmek.. Hastalıktan sonra sadece bir eri ile bir odada ölümü beklemek.. Hiç gençliğini yasayamak.. hayattan hiçbir şey alamamış olmak.. ama 50-60 yıl yalnızlıkla bas başa kalmak... offf feci birşey olmalı.. yaşayın, dost edinin, sevin ve sevilmeye çalışın... okumanızı tavsiye ederim.. tsk ederim tavsiye için ""schordinger in kedisi"" :))
Tatar Çölü
Tatar ÇölüDino Buzzati · İletişim Yayınevi · 201813.4k okunma
··
5 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.