Gönderi

160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Ben bu kitabı nasıl anlatırım, nasıl yorumlarım hiç bilmiyorum. Bildiğim tek şey, okumaya başladığımdan ve hatta bitirdiğimden beri küfrettiğim ve lanetler okuduğum. Allahım sen tüm çocuklarımızı koru diye dualar edip durdum. Bu nasıl bir vahşettir? Nasıl bir zulümdür? bunlar insan mıdır? akla mantığa sığmıyor….. Neden bahsediyorsun sen? diyor musunuz? Tabi ki çocuk istismarından bahsediyorum, tıpkı kitapta bahsedildiği gibi. Bir çocuk annesini neden öldürür? Bir çocuğu annesini öldürecek duruma ne getirebilir ki? Hiç düşünebiliyor musunuz? Annesini öldürüyor, ufacık bir kız çocuğu. Bu ufacık kız çocuğu annesini öldürüyor ve hikayesini anlatmaya başlıyor, çocukça, tüm çıplaklığıyla, harfi harfine anlatıyor, korkudan altına kaçırıyor onu bile anlatıyor, çocuk bu, ondan mı utanacak? Onca yaşadığı kötülük varken…. Ve son, beklenmeyen, istenmeyen, aynı kötülükte biten son. Keşke…bu gerçekler varken bari kitap iyi bitseydi diyorsunuz… Koca koca adamlar, anneler, babalar, abiler, komşular, okulda müdürler, hademeler, bekçiler ve niceleri…bu zulmü, bu vahşeti içinde barındırıp o çocuklara ellerini sürenler, bedenlerini, yüreklerini dağlayanlar…Allah hepinizin bin bir belasını versin…. Kalbim sıkışarak okudum, rüyalarıma girdi. “boyalı kuş” beni çok etkiledi demiştim ama bu kitap ondan daha beter, çünkü kendi topraklarında/ülkende oluyor. Hele de bir kız annesi isen… kötü… çok kötü… Okuyun ki, evlatlarınıza, bacılarınıza, ablalarınıza, tüm kız çocuklarına, hatta erkek çocuklarına bile sıkı sıkı sarılın, kollayın onları… ------------------------ ️Alıntılar : - Eğildim ninemi öptüm. Ellerini öptüm. “Gitmekten başka çarem yok,” dedim ona. “Çocukların ve kadınların kaderi hep kötüdür” dedi bana. - Ağaçları, kuru dalları, çiçekleri seven bir kız çocuğu annesini niye sevmesin? İnsan en çok annesini sever. Ben de en çok annemi severim. O beni sevmese de. - Dünyanın kaçıp gidebileceğin bir deliği yok. İğne başı kadar bile olsa yok. - Ormanın güçlü hayvanları güçsüz olanların peşine düşerler. Yalnız olanların. Annelerinin terk ettiği yavruların. Onlar, “Neden bunlar hep benim başıma geliyor?” diye sormazlar, düşünmezler. Benim gibi hiçbir şey düşünmez onlar. Kaderlerine razı olurlar. Çünkü ormanda ve hayatta kötüler kazanır. Güçlüler. - Oturdum ağladım. Odacığıma geri döndüm, düşündüm: Hayatta bazen kirpiklerinizin gölgesinden başka sığınacak yeriniz kalmaz. Herkes kötülük yapar size. Bu böyle olmasına rağmen, orman, ağaçlar, sular, kuşlar, gökyüzü ne kadar güzeldi. “ Sence hayatın en güzel yanı neresi?” diye sorarsanız bana, “Hepsi” derdim size. Mutlu olmaya dair bir umudum var benim…. - Yaşadığım şu hayatta, kirpiklerimin gölgesi kadar bir yerde bile hayat kalmadı bana. ------------------------ Yazarın kendi sayfasında olan bir yazıyı eklemek istiyorum, bu kitabı nasıl yazdığını öğrenmek isteyenler için. sebnemisiguzel.com/tr/roportaj.asp...
Kirpiklerimin Gölgesi
Kirpiklerimin GölgesiŞebnem İşigüzel · İletişim Yayınevi · 2010186 okunma
·
139 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.