Çok beğendim ! Bilinçaltının süt çocukluğu döneminde nasıl oluştuğunu, hayatımızı nasıl etkilediğini ve nasıl bir kısır döngü ile kendi çocukluk yaşantımızı ne kadar eğitimli olursak olalım kendi çocuklarımıza da aktardığımızı anlaşılır bir dille anlatıyor . Kendi çocukluk yaşantımızı bilişsel bir farkındalık ile kabullenmeyi değil de , o dönemde yaşadığımız ancak ortaya koyamadığımız tüm olumsuz duyguları yeniden ortaya çıkarmayı, yaşamayı ve kabullenmeyi öneriyor. Ailelere, psikoloğlara ve bazı terapi yaklaşımlarına karşı da sağlam eleştirileri var . Düşüne düşüne okunası bir kitap.