Gönderi

Bunca yıldan sonra galiba mutlu kadını şöyle tarif edebilirim. Kendi işi olan, kendi zevklerini geliştirmiş olan, o ne der, bu ne der, moda nedir, başkası ne yapmış gibi işlerle uğraşmayan, yalnız kaldığında ne yapacağını şaşırmayan, bir adamın üzerinden yaşama ihtiyacı duymayan, kısaca kendi hayatını kurabilmiş olan kadın mutlu kadın bence. Çünkü böyle bir kadınla birlikte olduğunuzda erkek olarak siz de ona saygı göstermeyi, size karışmadığı gibi ona karışmamayı, olur olmaz şeyler yüzünden tatsızlık çıkartmamayı öğreniyorsunuz. Bu konunun bence yaşla çok fazla ilgisi yok. Mutlaka genç yaşta hepimiz kadın veya erkek daha duygusal oluyoruz, daha tecrübesiz oluyoruz ve beklentilerimiz çok daha yüksek olabiliyor. Ama bence asıl sorun kişilikle ve yetiştirilmeyle ilgili. Her zaman aynı şeyi söylerim bir kez daha söylemek istiyorum. Kadın veya erkek aslında fark etmez. Biriyle ister aşk yaşayın ister ilişki yaşayın ister arkadaşlık edin, onu anlayabilmek ve kendinizi doğru anlatabilmek en önemlisi. Eğer karşınızdaki sizin isteklerinizi, hayallerinizi yerine getiremeyecek diye mutsuz olacaksanız bunu en baştan anlayın. Hayatımda kimseye benim için bir şey yapsın diye ısrar etmedim, yapmadığı için bozulmadım. Birinin benim için zorla bir şey yapması bana zaten hep çok acıklı geldi. Hayatta en değerli şey zaman ve en bulunmayan şey mutluluk. Bir an, bir gün, bir yıl yanınızda olan insan size mutluluk verebiliyorsa, ruhunuza iyi geliyorsa daha fazlası için zorlamamak belki en doğrusu... O güzel türküyü hepimiz biliriz: ‘Aşk deyince ötesini arama...’ Çünkü bazı şeyler eşsizdir. Hayatta çok nadir bulunacak bir şeydir. Eğer ona rastlarsak önceliklerimizi iyi belirlemeliyiz. Sabahları birini düşünerek uyanıyorsam ve uyandığım an yalnızca bu yüzden gülümsüyorsam hayatın içindeki sayısız ıvır zıvırın, bunca yılda edindiğim takıntıların ne önemi olabilir ki? Kürşat Başar
··
6 views
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.