Öyle görünüyor ki, çelişkilerini çözmek, çözmüş olma sanısına ulaşmak ya da unutmak için, her bireyin, hatta her toplumun belli bir saçmalık dağarcığına gereksinimi vardır: yetişimlerine, konumlarına, yönelimlerine göre, kendilerine en uygun saçmalıkları seçerler. Salaklar, yani saçmalık üreticileri de, ürünlerinin tutunduğu ölçüde büyüyeceklerini bildiklerinden, bu durumu hiçbir zaman gözden uzak tutmaz, ürünlerini alıcılarına göre biçimlendirir, alıcılarını da, olanakların elverdiği ölçüde, ürünlerine göre yönlendirirler. Belki de bu yüzden, bu sıkı bağımlılık sonucu, saçmalık başka ürünlerde hiç bulunmayan bir özellik sunar: tüketicisi kendini üretici sanır.
Salaklığın ölümsüzlüğü öncelikle bundan kaynaklanır.