O anda yeni bir hayat başlamıştı, savaşta yaşanılan bir hayat. Silah seslerini duymuyorduk daha, ama kendi yüreklerimizin çarpıntılarını, kendi köylülerimizin çığlıklarını duyuyorduk. Ben böyle yakıcı sıcak görmemiştim ömrümde. Taşa tükürsen tükrüğün kaynıyordu. Buğdaylar üç-dört günde olgunlaşıverdi; kuru sarı bir duvar gibi ufka kadar uzanıyordu