Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki, nesnelere insan ilişkilerinden daha fazla değer biçiyoruz. Kapitalist sistemde, insan da metaya dönüştürülmüştür. Hatta bu sistemde insan bir vidadır, basit bir nesnedir. Kendi hayatına iradi müdahale etmekten uzak olduğu gibi, toplumsal hayata da ilgisizdir.
Kırk yıllık bir dostluğu bile, işlevini yitirmiş bir nesne nedeniyle gözümüzü kırpmadan bozabiliyoruz. Bir dostumuza bir nesneyi ödünç veriyoruz, o nesneye en küçük bir zarar geldiğinde açıyoruz ağzımızı, yumuyoruz gözümüzü. Ve dostluğumuz son derece ucuz bir nesneden daha değersiz bir hale düşürüyoruz.