Gönderi

552 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
İktidar sahipleri sadece İslam tarihinde halkına zulmetmek, onların haklarını, hukuklarını gasp etmek için dindarlar ve din adamlarının desteğine ihtiyaç duymamıştır. Çok tanrılı dinlerde de muktedirler, hep din adamlarının-rahiplerin, dindarların desteği ile meşruiyetlerini, zorbalıklarını sürdürebilmişlerdir. Örneğin Firavunlar 4 bin yıl boyunca o koca Mısır ve Nil Vadisi’nin bitip tükenmez varlıklarını, sayısı iki bine yaklaşan rahiplerle paylaşır, rahiplerde Firavunların bu iyiliği karşısında onları “Tanrı” ilan ederlerdi. Bu karşılıklı alışveriş, Roma İmparatorluğu döneminde de aynen devam etmiş, kendilerine yağmadan yeterli hisseyi veren Roma İmparatorlarını rahipler Tanrı Zeus’un katına yardımcı "Tanrı" olarak gönderme cömertliğini göstermişlerdir. Yaşar Nuri Öztürk kitabında tarih boyunca zalim iktidarların en büyük ve değişmez destekçilerinden olan din ve din adamlarının aksine, İmamı Azam Ebu Hanife’nin Abbasi Halifesi Mansur’a kaşı Firavunlar ve Roma İmparatorlarının rahipleri kadar cömert davranmayan, onun zulmüne, canı pahasına direnen İmamı Âzamın dramını belgeleriyle ortaya koyuyor. 1400 yıllık İslam tarihi boyunca “sakızın oruç bozup bozmadığı, kadının muayyen günleri, gusül abdesti vs gibi, suya sabuna dokunmayan konuları ağzına pelesenk eden ve hep muktedirin borusunu öttüren Şeylerin, Şıhların, İmamların, İlahiyatçıların aksine, kendisi de bir ilahiyatçı olan Yaşar Nuri Öztürk “İslam’da yönetici sınıfın zulmüne başkaldırının, en az "cihat" kadar bir farz olduğunu” İmamı Azam’ın ağzından ve belgeleriyle ortaya koyuyor. Yaşar Hoca: Belgeye dayalı, bilimsel ve bu kadar değerli bir eserde, zorlama ve gereksiz bir yorumla İmamı Azam - Mustafa Kemal kıyaslamasına hiç girmese, eserinin değerine gölge düşürmemiş olsaydı keşke.
İmamı Âzam Ebu Hânife
İmamı Âzam Ebu HânifeYaşar Nuri Öztürk · Yeni Boyut Yayınları · 2009207 okunma
·
68 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.