Sevgili dostum İlhan Arsel,
Ankara'ya gitmiştim; döndüğüm akşam mektubunuzu aldım. Ay-
nı akşam bu mektubu yazıyorum.
Sayın eşiniz (...) Hanımefendi'nin hakkımdaki izlenimlerinin
olumlu olmasına çok sevindiğimi hemen belirtmeliyim. Ancak yi-
ne belirtmeliyim ki kaynak, kendi değerlendirmeleri ve incelik-
leridir. Çünkü çok istemiş olsam da, gösterilmesi gereken ilgiyi göstebilmiş değilim.
Terslikler oldu, nedense sağlığım bozulmuştu o sıralar
Bir şey yapamadım. Asıl teşekkür etmesi gereken de benim.
"Ulzûmiyyat"ı Ankara'da Milli Kütüphane'de buldum. Berbat bir
dili var. Eski harflerle. Bir kasete okuyup göndermeyi düşünüyordum;
istemediğiniz için artık yapmayacağım. (...)
Şeriat ve Kadın, yeni baskıya hızla ve özenle hazırlanıyor. Ben de
kendime düşen çabayı göstermeye çalışarak onurlanıyorum. Dizgisin-
de, sözcük ve deyimlerin transkripsiyonlarında, kaynakların gösteril-
mesinde ve başka bakımlardan sizin istediğiniz gibi olması için, bir
yanlışlık, bir savsaklama olmaması üzerinde titizlikle duruyorum. îna-
nın, bun lan çok büyük bir tat alarak yapıyor, mutlu oluyorum. Yaz-
dıklarınızı okudukça her kesimde, her noktada aynı şeyleri düşündü-
ğümüzü, aynı amaca yöneldiğimizi sürekli görmenin coşkusuyla dolup
taşıyorum. Birlikte bir şeyler değiştirebileceğimiz, geleceğe daha
güzel, 'Tanrısal" değil "insanca” bir dünyanın kurulması için önemli
şeyler sunmakta olduğumuzu düşündükçe kendimden geçiyorum.