Gönderi

Münzevera
-Adımların küçüleceği bir yer ve zamanın nesebi, Saatlerce gözlerimi eser edeceğim, Umutlarımın ipini bağlayacağım, Ve her yolculuğumun başı olan veram... Anlamadığım şarkılar dinliyorum, Birbirini tanımayan cümleler kuruyorum, Dağlarda gezip de taşlara borçlanıyorum utanmadan. Duygulardan son hatırladığım yalnız kıskançlık, Çocuk sevincine olan bir kıskançlık. Yüzüme taktığım maskeler birikmiş, Bilmeden onlara karışmışım bir aile olmuşum, Aralarında biri varki gülüşünü anlatıyor bana. En çok o maskeyi eskittim de neye yarar, Gözyaşın üzerine takılan bir maske varken. Yokluğun artık bir parçam oldu, Bir ucum kendi varlığımsa, Öteki ucum senin yokluğuna mühürlü. Gecelerin seyri bir başka oluyor, Biraz sonra da dile geliyor, Ölümle yaşamaya başlamış düşlerin samimiyeti. Aşk'ın verdiği ızdırap acısından, Dostun düşmana yer bırakmamasından, Evladın bir hiçe kurban oluşundan Sevgi ve iyiliğin ölmesinden masallar dinledim. Benimse kalbime gömülen bir sen vardın, Anlatamadım, anlatmaya lüzum yoktu inan. Dinleyen benim değil senin kulaklarındı, Gören benim değil senin gözlerindi, Orda olan ben değil sendin. Bazen suskunluk adına noktalar kullanıyorum, Yoksa bir kelimesinde dünyalar saklı, Tüm zorbalıklara karşı devrimin kokusu olan, Firdevsi cümlelerimin sonu gelmeyecek. Özgürlüğümün sukuta gömüldüğü, Sabrın yardım sınırını aştığı anlardayım. Geçmişe yatmış yüzleri bir bir izliyorum, Gelecekte solarken uyanmaktan acizlerdi. Oysa benim gerçekliğimdi, Geçmişin derin uykusundan, Bir garip kabusla geleceğe uyanmak. Bundan sonrası ise bir zorunluluk...
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.