Gönderi

96 syf.
8/10 puan verdi
Klein çocuk psikanalizi alanının öncülerinden biridir. "Nesne ilişkileri" okulunun kurucusudur. Freud'a göre dürtüler köken olarak haz ile ilişkiliydi ve dürtünün temelinde yatan nesnenin bir önemi olmadığını düşünüyordu. Klein ise içgüdünün doğuştan itibaren nesnelere bağlı olduğunu savunmuştur. Klein suçluluk ve vicdan duygularının cezalandırılma korkusundan değil saldırganlığın yöneldiği sevgi nesnesinden kaynaklandığını söyler. Bu kitapta ele alınan şey haset ve şükran duygularının temelinde ilişki kurulan ilk nesne ele alınmış. Haset, şükran, sevgi gibi duyguların ilk ilişkiyi yani birincil bakıcı anneyle ilişkiyi etkilediği görülmektedir. Bu ilişkinin bireyin tüm duygusal yaşantısını etkilediği üzerinde durmuştur. Yetişkin kişiliğin anlaşılması için hastanın geçmişi yani çocukluğu araştırılmalıdır. Bilindışını araştırmak kişiliği anlamanın önkoşuludur. Klein'e göre, çocuğun ilk nesne ilişkisi -anne memesi ve anneyle olan ilişkisini- kapsar ve bunun üzerinde durmuştur. Olumlu bir gelişimin ve kişiliğin temelinde anne ile kurulan ilk ilişkinin önemli olduğunu savunmuştur. Genelde doğum hikayesi önemlidir çünkü doğum sırasında meydana gelen sorunlar dış dünyaya uyarlanırken sarsıntı oluşturur ve anne memesiyle ilk ilişki elverişli olmayan koşullarda gerçekleşir. Bu kişiliğin bütünlüğüne ve sentezine zarar verir ve parçalara ayrışmasına neden olabilir. Çocuğun memeye duyduğu açlık sadece açlıktan kaynaklanmıyor ilk nesnenin yani annenin sevgisinden her an emin olma ihtiyacından da kaynaklanıyor. Bebeğin yaşam ve ölüm içgüdüsünün anne ile ilişkisinde belirleyici rol olduğunu dile getirmiştir eğer anne ile ilişki benliğe verilecek zararı ve yıkıcı itkileri gidermeye yönelik olarak kurulmazsa ölüm içgüdüsü daha baskın olabilir. Meme bebek için sadece fiziksel bir nesne değildir ve içgüdüsel arzuların, bilinçdışı fantezilerin bazı özellikleri memeye yükleniyordur. Haset bebeğin iyi nesne ile kuracağı ilişkide zorlukları arttırır çünkü yoksun kaldığı doyum hüsrana uğramasına yol açar. Bebekte çatışmanın olmaması kişiliği geliştirmesinde ve benini güçlendirmesinde sorunlara yol açabilir. Çatışmanın yaratıcılığın temel kaynaklarından biri olduğunu kabul etmemiz lazım. Bebek için tek nesne anne olduğu için aşk ve sevgi gibi duyguların temeli bu erken bağdır. Birincil bakıcıyla kurulan bağ yetişkinliğin temellerinin nasıl atılacağı konusunda bize ipuçları verir. Kötü kurulan bir nesne ilişkisi hasete yol açarken iyi kurulan nesne ilişkisi şükran duygularına yol açar. İlk nesnenin sağlam zemine oturtulamamış ve başarısızlığa uğramış olması karakter değişimlerine değil karakter bozulmasına yol açar diyor Klein. Kötü nesne ilişkisi hasetin ortaya çıkmasına sebep olur bunun sonucunda erken yaşlarda başlayan suçluluk duygusu kaçınılmazdır. Başkalarının mutluluğundan ve yaratıcılığından zevk almayı bilmezler. Ağır bir mutsuzluk yaşamlarına hakim olur. Yaşamın başlangıcı anne ile mutlu ilişkide yatıyor çünkü iyi nesne kurmuş bebek yetişkinliğinde yaşadığı kayıpları telafi edecek mekanizmayı rahatlıkla kullanabilir. İyi nesne ilişkileri kuran bebekler ruh sağlığı, kişilik ve benlik açısından başarılı bir yetişkinlik geçirirler. Bağlanma stilinin nesne ilişkileri ile sentez halinde olduğunu düşünüyorum. Bağlanma kuramlarına göz atmanızda fayda var. Tavsiye ediyorum ve linkleri aşağı ekliyorum. egitimpsikolojisi.com/yetiskinlikte-b... egitimpsikolojisi.com/bowlbynin-duygu... youtu.be/lp4J3N9eqIA
Haset ve Şükran
Haset ve ŞükranMelanie Klein · Metis Yayınları · 2016737 okunma
··
266 görüntüleme
şeyda koç okurunun profil resmi
Teşekkürler... şahane..
Achilles okurunun profil resmi
Rica ederim beğenmenize sevindim:)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.