Gönderi

dehliz saçlarımı denizde ıslattım ve rüzgarda kuruttum içimi sütle yıkadım kanla yoğurdum elimde zamanın bilediği bıçak nereye saplasam simsiyah bir gece oluyor yol ağızlarında unutulmus eski çok eski bir çığlığım ben vahşi sahipsiz ve har hangi ırmak kurusa şimdi ya da hangi çocuk boğulsa kabuslarında ben ordayım siyahşın aşklarla jiletyen kavgaları kendinde emziren en asi damarıyım çok uysal bir halkın karanlıkta hızla yol alan kirli bir suyum arınacağım temiz bir toprak arıyorum beni gövdemden tutup çamura yatırın en kızgın sümer güneşlerinde pişirin en sert en keskin en zamansız çiviyazılarıyla donatın yeraltı dehlizlerinde yeniden buluyorum yitirdiğim o kimyayı sular ve yılanlar ve seslerle yol alırken daha iyi anlıyorum yerüstündeki kullan-at kelimeleri kendime geri dönüyorum elimde taç yaprakları gölgem artık boyumu aşmıyor soru işaretlerim çoktan silinmiş kurutulmuş ve noktalanmış bütün hücrelerimle dünyadan geri çekiliyorum a.er
·
3 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.