Gönderi

164 syf.
5/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Bazen uzak olmak yakın olmaktan evladır. Birine hayranlık duyuyor ve kitaplarını, ona ait olan şeylerin koleksiyonunu yapıyorsunuz. Hatta iş hastalık boyutuna dahi varıyor. Gözünüzde o artık o değildir başkası olup çıkıyor adeta. Sonra hiç ummadığınız bir anınızda karşınıza çıkıyor ve ben geldim diyor. Elli yıldır gözünüzde büyüttüğünüz kişi sizde hayal kırıklığı ve üzüntü yaratıyor. Bir daha asla ne konuşmak istiyorsunuz ne de ona ait bir şey. İnsanoğlu böyle bir şeydir zannımca. Ulaşamadığını ilahlaştırır, büyütüverir gözünde ta ki kişi karşısına düşüne dek. Okuduğumuz eserde böyle bir hikâye ile başlıyor… Kitaba konu edilen Henry Bech yazarımızın kurguladığı bir karakterdir. Kendisi dünyaca ünlü bir yazar olarak hikâye edilmiştir. Anti Kahraman bir tavrı vardır. On beş yıldır ara verdiği yazarlık kariyerine “Büyük Düşün’ü” yazıp, bitirerek son vermek istiyordu. Lakin yazma işine bir türlü başlayamıyor, başlamak istese bile cümleler, kelimeler önünde büyüyordu. Karısı Bea “ne olursa olsun günde iki sayfa yaz” diyene kadar. Büyük Düşün’ün hikâyesi ise daha bir alengirli. Kimin eli kimin cebinde bir kitap. Yazarın demesine göre kurgu, ancak kurgu olmadığı belli. Yazarın hayatına giren kadınların, yazar ile münasebetlerinin anlatıldığı bir kitap. Bech’in hacı olmak için Kudüs’e gidip, orada Hristiyan ve Yahudi tapınaklarını – kilise, sinagog – yerip camilerin mimarisine hayran kalması benim içimde ufak bir sevinç pıtırcığı yarattı. Amerika özgürlük ülkesinde kızların on dört yaşlarında bekâret kaybetmesi gibi durum söz konusu. Özellikle hikâyede ismi geçen ikiz kardeşlerin daha o yaşlarda korunma yöntemi olarak “spiral” taktırmalarını aşırı derece de acı buldum. Çiçek asla gonca saldığında koparılmamalı, daha ilerisi daha verimli olacağı zamanlara saklamalı kendini. Kitap yüz sayfaya kadar beni çok zorladı. Aşırı sıkıcı geçen süre boyunca “ha bitsin” “lütfen bitsin” derken enteresan bir şekilde kitap hoşuma gitmeye başladı. Keza bitirip noktalamışta olduk. Sözün özü; kitap aman aman okunulası bir kitap değildir. Ancak zamanınız bol ve yazara merakınızda var ise zaman kaybı da değildir. Okunulabilir. Tavsiye konusuna gelince :) Tavsiye edip okurken kulaklarımı çınlatmanızı istemem. Bilirim hikâye edilen konular görecelidir. Kiminin hoşuna gider, kiminin hoşuna gitmez. Lakin bu riski göze alamam. Kitap tavsiye edilesi değil demek daha kolayıma geldi. Sevgi ile kalın.
Bech Döndü
Bech DöndüJohn Updike · Yapı Kredi Yayınları · 20066 okunma
·
137 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.