Semih eline sağlık, o kadar iyi anlamışsın ki.. Az önce bitirdim kitabı ve bitirmeden okumak istemedim yazdıklarını. Bu arada yine işgüzarlık edip
inceleme yazmakta herkesten hızlı davrandığını söylemeden geçmeyeceğim :)
Yazarla yeni tanıştım ben ilk okuduğum kitabı ve mest oldum dili ve anlattıkları karşısında. Ve ben de keşke dedim daha uzun olsaydı, hatta bir devam kitabı yazasım geldi bu esere haddim olmayarak...
Bazen düşünürüm bir edebi eser daha kısa tutulsa , daha az kelimeyle anlatılsa daha iyi olmaz mı diye, acaba boşuna mı okuyoruz bazı cümleleri, bazı kelimeleri diye ama bu kitap bu fikrimi yerle bir etti.
Bu kitabı okuyan ve "bir parçacık" olsun ruh taşıyan herkes, dindar ya da dinsiz, inançlı ya da inançsız, şucu bucu her kimse artık eski kendisi olamaz diye düşünüyorum.
Ferit- Selma ikilisi ise ne kadar tanıdık ve bir o kadar da özgündü..
Ferit ismi ise kitabın başlarında bana, "bakın size itin teki bir adam anlatıyorum ismi de Fer-it" demiş olabilir mi Safa diye düşündürdü. Sonrasında meselenin bundan ibaret olmadığını fark ettim elbette ama yine de bir parça bu da olabilir isim seçiminin nedeni :) Belki hayvani tarafa vurgu, hep tekrar eden o meçhul köpeğin kovalayışı da buna dahildir.
Çok uzattım, daha da yazmak istiyorum ama bitireyim artık, belki inceleme yazamam belli olmaz, senin sayfandaki yorumum inceleme sayılacak hale geldi neredeyse :) Kaçak bir yarı-inceleme olsun, şöhretinden faydalanayım okuyan çok yazdıklarını ne de olsa :)
İyi ki okuduk diyorum son olarak..