Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Kimileri söyleşilerinde gerçeği ayırt edebilen bir yargı gücünden daha çok, her tartışmanın üstesinden gelebilecek kıvrak bir zekâ göstermek isterler; bir konuya uygun birkaç söz bulmak, ortaya atılan bir noktada derinlemesine düşünmekten çok daha övülesi bir şeymiş gibi. Kimileri de iyi belledikleri birtakım beylik konuları döner döner yeniden anlatırlar, söyleşilerinde hiçbir değişiklik görülmez; yoksulluğun böylesi çoğunlukla cansıkıcı, bir kez ortaya çıkınca da gülünçtür. Söyleşide en saygıdeğer davranış, bir konu açmak, o konuyla ilgili düşüncelerini söyledikten sonra başka bir konuya geçmek, böylece konuşmanın akışına gerçekten yön verebilmektir. Söyleşide, gündelik olaylarla ilgili konular arasına bilimsel savlar, öyküler arasına düşünceler, görüşler arasına sorular, ağırbaşlı sözler arasına şakalar serpiştirmek yoluyla değişiklik sağlamak yerinde bir şeydir; çünkü herhangi bir konuyu karşıdakini usandırırcasına alabildiğine uzatmak, çekilir şey değildir. Şakalara gelince, din, devlet işleri, büyük adamlar, herhangi bir kimseyi o anda ilgilendiren önemli bir sorun, acıklı bir durum, şakanın dışında tutulması gereken konulardır. Ama, başkalarına söz dokundurmadıkça, dilleriyle birini yaralamadıkça, zekâlarını para etmez sanan kimseler de vardır. Dizginlenmesi gereken bir huydur bu: "Kırbacı az kullan oğlum, dizginlere daha sıkı asıl." Ovidius
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.