İstanbul'umuzun pek iğrenç bir adeti vardır: Erkeklerin
vapurda, Köprü'de, çarşıda, sokakta, gezinti yerlerinde
rastladıkları Müslüman kadınlara edepsizce laf atmaları.
(...)
İstanbul Muhafızı olduğum sıra tecavüze uğrayan birkaç
ailenin reisleri, bunun önlenmesi çarelerini benden rica
etmişlerdi. Ceza kanununun bu hususta pek zayıf olduğunu nazarı dikkate alarak, yine örfi idare kararnamesinin
askeri hükümete verdiği salahiyere dayanmak istedim. Laf
atacak erkeklerle, kadınlara tecavüz edecek kadınların
memleket içine uzaklaştınlacaklarını ilan ettim. Dört beş
sürgünden sonra, kadınlarımız sokaklarda tecavüze uğramaktan
tamamen kurtuldular. İşte o zamandan itibaren de
İstanbul'da Türk kadınlarının hürriyetine doğru gayet sağlam
bir adım atılmış oldu.