Mükemmel bir kırılamaz döngü içinde varlığımızı sürdürmeye çalışıyoruz her şeye rağmen. Ama bazen yaşanmışlar, yaşananlar ve yaşancak olanlar yanlış gözüküyor gözümüze. Uyanıyoruz aslında bir nevi. Başkaldırı bu uyanıştır. Başkaldırı, bu döngüyü kıracak güce sahip değil ama önüne taş koyabilecek güçte. Başkaldırı bir göğüs geriş.
Albert Camus'un denemesi diyoruz ama çok da bir inceleme kalitesinde bir kitap. Düşünürden tutun da yazara kadar birçok tarihe geçmiş kişinin düşünceleri üzerine alıntılarla incelemeler var. Kitap, toplumdan devrime, doğadan sanata, insandan insana ve hepsinin içinde de başkaldırıyı anlatmış. Çok zorlandığım, gerek terimsel olarak gerek düşünsel olarak, bir kitap oldu. Birçok terimi de bilmediğim için sürekli bir araştırma içinde olmam da yeni şeyler öğrenmeme vesile oldu. Birçok yönden düşünmemi, yeni bakış açıları kazanmamı ve de daha yeni birçok şey öğrenmemi sağlayan çok da güzel bir eser olduğunu düşünüyorum. Okuyun ve de en çok düşünün efendim.
Kitapta adı geçen bazı kitaplar;
> Hınç- Max Scheler
> Doğanın Evrimi- Lucretius Carus
> Kayıp Cennet- Milton
> Emile- Jean-Jacques Rousseau
> Babalar ve Oğullar- Ivan Sergeyeviç Turgenyev
> Kapital- Karl Marx
> Komünist Manifesto- Karl Marx, Friedrich Engels