Gönderi

İslam'da Kurban
Önceki din ve kültürlerde farklı şekil ve amaçlarla da olsa varlığını sürdüren ve Cahiliye toplumunun din! hayatında önemli bir yeri olan kurban adeti İslam dininde cinayet. şirk, israf, hayvana eziyet ve çevre kirliliği gibi olumsuz unsurlardan temizlenerek taabbüdül, mal ve sosyal nitelikleri bir arada bulunduran bir ibadet halini almıştır. İslam öncesi Arap toplumunda çocukla-rın, köle ve esirlerin putlara kurban edil-mesi adetinin zayıf da olsa izlerine rastlanmakla birlikte (el-Muuatta', ~Nezr", 7; ibn Hişam. ı. 160-164; Cevad Ali, vı. 191-193, ı 98-ı 99) yaygın olan. putlara hayvanların kurban edilmesi şeklindeydi. Cahiliye Arapları. belli zamanlarda veya önemli kabul ettikleri olaylar vesilesiyle gerek Kabe'deki gerekse Mekke'nin diğer bölgelerinde ve Mekke dışındaki putlarının yanında mabede olan saygılarını. putlara olan bağlılıklarını göstermek, onlara yakınlaşmak gayesiyle deve, sığır. koyun. ceylan gibi hayvanları keserek kanını onların üzerine döker. kurbanı parçalayıp bu dikili taşların üzerine bırakır, yırtıcı hayvanların ve kuşların yemesini beklerlerdi. Yarar sağlayacağı düşüncesiyle ölen kimsenin kabri başında veya cinlerden korunmak amacıyla kurban kesildiği, ayrıca yeni doğan çocuk için akika kurbanı kesilerek ziyafet verildiği, bereket getireceği beklentisiyle deve veya koyunun ilk doğan yavrusunun (fera·, fer'a). receb ayının ilk on gününde "atire" adı verilen koyunun putlar için kurban edildiği bilinmektedir. İslam döneminde Cahiliye Arapları'nın kurban adeti tevhid inancına aykırı öğelerden temizlenerek Hz. İbrahim'in sünnetine uygun biçimde ihya edilmiş ve sosyal işlevler de yüklenerek zenginleştirilmiştir. Putlar için hayvan kurban etme şirk. bu şekilde kesilen hayvanlar da murdar sayılmış (el-Bakara 2/173; el-Maide 5/ 3;ei-En'am6/121, 145;en-Nahl 16/115), akika kurbanı adeti ana hatlarıyla islam döneminde korunmuş. son iki tür kurban ise Allah için olması kaydıyla İslam'ın ilk dönemlerinde caiz görülmüşken daha sonra "İslam'da ne fera· ne de atire vardır" hadisiyle yasaklanmıştır (Buhari, "Akika", 3, 4; Müslim, "Edahi", 38) Kur'an'da ayrıntısı verilmeksizin Hz. Adem'in iki oğlunun Allah'a kurban takdim ettiklerinden söz edilir ( ei-Maide 5/ 27) ve ilahi dinlerin hepsinde kurban hükmünün konulduğu bildirilir (el-Hac 22/ 34). Kur'an'da hac ibadeti esnasında kesilecek kurbanlarla ilgili bazı hükümler yer alsa da (el-Bakara 2/1 96; el-Maide 5/ 2, 95, 97; el-Hac 22/28, 36, 37; el-Feth 48/ 25)dalaylı bir işaret hariç ( el-Kevser 08/ 2) hac dışındaki kurban ibadetine temas edilmez. ibadetler konusunda takip edilen teşri' siyasetine uygun olarak gerek hac ve umre yapanların gerekse diğer şahısların kurban kesme yükümlülüğü ve diğer kurban türleri hakkındaki hükümler Hz. Peygamber'in söz ve uygulamasıyla belirlenmiştir. Resulü Ekrem'in hicretin 2. yılından (624) itibaren kurban bayramlarında kurban kesmeye başlaması. hac ve umre esnasındaki uygulaması ve kurbanla ilgili çeşitli açıklamalarından oluşan zengin hadis rivayeti ("Udhiyye", MuFİ, XIII, 307-350; "Udhiye", MuFi, V, 7 4-107) bu alandaki din! gele-neğin, fıkhı yorum ve değerlendirmelerin ana zeminini teşkil etmiştir.
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.