Sarı, kırmızı, mavi... Bu üç renk eşliğinde kapkaranlık bir iç dökümünün işlendiği bu romanda, bir kırmızıyı görüyoruz. Yazarın her renk için oldukça objektif bir genelleme yaptığını, renksiz düşüncelerle kırmızıya doğru nasıl uzandığını izliyoruz. Belli başlı birkaç olay dışında iyi bir psikolojik kitap olduğunu düşünüyorum. 80 döneminin karanlığının açık seçik sergilenmediği bu eserde siyaset değil de hayata dair çok fazla detay görebiliriz. İsmi de çok manidar...