Vüsat O. Bener okumak gibi bir düşüncem hiç yoktu; muhtemelen olmayacaktı da... Ancak https://1000kitap.com/ErdalistEren 'den gelen bir mesaj ve oluşturulan okuma etkinliğine davet üzerine kendisine şunları yazmıştım; Açıkçası bir okuma sıralamam oluştu, Vüs'at O. Bener aklımın ucundan bile geçmiyordu. Ancak sizin mesajınız sonrasında bir de baktım ki, kendisi Samsun doğumlu imiş. Samsun konusunda hassas bir adamım :) İlgimi çekti. Sizin de nazik iletinizin etkisiyle, bir aksilik olmazsa etkinliğe katılmak için çabalayacağım. Okurum muhtemelen...
Yazarın Samsun doğumlu olması benim için özel ve yeni bir bilgi idi. Gerçi bu Samsunluluk babasının görev yeri nedeniyle imiş ama olsun, sonuçta doğum yeri Samsun yazıyordu. :) Bir Samsunlu olarak memleketim konusunda oldukça hassasım.
Siyah-Beyaz'a gelince... Yazarın ihtiyarlık dönemi eserlerinden birisi olarak görünüyor. Kitap bir öykü(ler) kitabı. İçlerinde en çok Cezaevi Günleri ve Bisiklet'i beğendim. Cezaevi Günleri bana maalesef Türkiye'de aradan geçen yarım asra rağmen bazı şeylerin hiç değişmediğini gösterdi. O zaman komünist yaftası ile mapuslara tıkılanlar vardı şimdi ise başka başka örgütler türetilerek yapılıyor bu...
Ancak kitapla ilgili benden kaynaklı olabilecek şöyle bir sorun var; ben kısa öyküleri pek sevemiyorum. Uzun hikayeci hatta romancıyım. Bu kitapta da bu etkiyi yaşadım...