“Komünist nedir?” diye sordu. Raşit alaylı bir horultu saldı, kaşlarını kaldırdı.
“Komünistin ne olduğunu bilmiyor musun? Bu kadar basit bir şeyi. Herkes bilir. Dünya âlemin bildiği bir şey. Ve senin haberin bile yok... Hıh. Neden şaşırdığımı da anlamıyorum ya, neyse.” Bacaklarını sehpanın üzerine uzattı, ayak ayak üstüne attı, ağzının içinde, “Karl Marksist’e inanan kişi,” diye geveledi.