Elinize sağlık, O okul yıllarında denemede nasıl akla akla Montaigne geliyorsa, eleştiri denince de - herhalde göz önünde fazla örnek olmadığı için- Nurullah Ataç'ın ismi geçiyordu. Günlerin Getirdiği diye bir de kitabı vardı galiba- incelemede rastlayınca aklıma geldi. Çok güzel bir şekilde açıklamışsınız yazılardaki o eleştirel olmasına rağmen okuyucuyu saran, samimi ve esnek yapıyı. Ben de severim benzer uslüpları, ama okuyucuların bir kısmı eleştirilerde ya da benzer yazılarda o bahsettiğiniz elastikiyeti tercih etmez. Özellikle fikir eseri olarak addettikleri şeylerde kesinlik ister bu okuyucu güruhu. Yine okulda gördüğümüz o köşe yazılarından , makale ve fıkralar yıllarca gazetelerde boy göstermişken , denemelerin fazla tutulmamasının sebebi de budur belki. Kitap yazan , ya da gazeteden kendisine seslenenler tutarsız olamaz onlara göre. Neyse sözün özü, özgünlüğünü koruması açısından da önemli birisi Nurullah Ataç, teşekkürler tekrar bu güzel tanıtım için.