Yazarın, kendisine olan hayranlığımızı arttıracak kitaplarından biri.
Kahramanımız George Bowling’in dilinden kaleme alınıyor kitap. Dört bölümden oluşuyor ve ilk bölüm Bowling’in sıradan bir güne başlamasıyla başlıyor. Gün içerisinde duyduğu bazı koku ve kelimelerle geçmişi hatırlıyor ve ikinci bölüm Bowling’in çocukluğu, gençliği, 1. dünya savaşıyla ilgili anıları ve eşi ile tanışma hikayesinden oluşmuş oluyor.
Üçüncü bölüme başladığında anılarından sıyrılmış ve aynı sıradan güne devam ediyor Bowling. Bu bölümde bizleri evliliğiyle, eşi ve arkadaşlarıyla tanıştırıyor. Ve Hitlerle Stalin’in yaptıklarınından ötürü yine kapıda savaş var tedirginliğini hissettiriyor.
Dördüncü bölümde ise anılarındaki Binfield’i bıraktığı gibi göreceği umuduyla ziyaret edişini, yeni Binfield’i anlatıyor.
Aslında kaç bölüm olursa olsun, bölümlerde ne anlatırsa anlatsın öyle güzel sarıp sarmalıyor ki üslubu, hayran hayran bitiriveriyorsunuz kitabı.
