Gönderi

Ama sen bir şeyler söylesen ben anlardım. Söylemedin. Anlamlı anlamlı sussaydın en azından, o bile bir şey demek olurdu. Olmadı. Bir sürü laf edip hiçbir şey söylememeyi nasıl başardığını hala almıyor yarım aklım. Şu an tek bir kelimesini bile hatırlamadığım bir dolu laf edip hiçbir şey söylemeden gittin. Senden geriye ara sıra hatırlayıp gözlerimin yaşarmasına neden olacak iç burkan bir çift laf bile kalmadı. Ayrılmalı, elvedalı çok film izlemiştik oysa beraber... Hiçbirinin sonu böyle bitmiyordu. Şöyle afili bir veda bile edemedik birbirimize... "Kendine iyi bak, böylesi ikimiz için de en iyisi..." türünden laflar ediyordun giderayak, ben de bende kalan birkaç kitabını en kısa sürede iade edeceğim türünden saçmalıklarla mukabelede bulunuyordum. Adam gibi ayrılmayı bile beceremedik, sanki işleri bozulduğu için yolları ayıran iki müflis tüccar gibiydik.
Sayfa 105Kitabı okudu
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.