Karlı kayın ormanında
Yürüyorum geceleyin.
Efkârlıyım, efkârlıyım,
Elini ver, nerde elin?
Memleket mi, yıldızlar mı,
Gençliğim mi daha uzak?
Kayınların arasında
Bir pencere, sarı, sıcak.
Ben ordan geçerken biri :
"Amca, dese, gir içeri."
Girip yerden selâmlasam
Hane içindekileri.
Eski takvim hesabıyla
Bu sabah başladı bahar.
Geri geldi Memed'ime
Yolladığım oyuncaklar.
Kar tertemiz, kar kabarık,
Yürüyorum yumuşacık.
Dün gece on bir buçukta
Ölmüş Berut, tanışırdık.
Bende boz bir halısı var
Bir de kitabı, imzalı.
Elden ele geçer kitap,
Daha yüz yıl yaşar halı.
Yedi tepeli şehrimde
Bıraktım gonca gülümü.
Ne ölümden korkmak ayıp,
Ne de düşünmek ölümü.
Memleket mi, daha uzak,
Gençliğim mi, yıldızlar mı?
Bayramoğlu, Bayramoğlu,
Ölümden öte köy var mı?
Nazım Hikmet
14 Mart 1956,
Moskova, Peredelkino